1. Home
  2. Translation in context
  3. English-Turkish
  4. Much…

Translation of "Much…" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Much…" in a sentence and their turkish translations:

- Nothing much.
- Nothing much!

Çok şey yok.

How much is too much?

Çok fazla ne kadar?

Too much is too much!

Çok fazla, çok fazladır.

After dark, it's much, much better.

Karanlıktaysa... ...çok, çok daha iyi görürler.

Growth and much, much, more debt.

Az büyüme ve çok, çok fazla borç.

- That's too much.
- That's too much!

Bu çok fazla!

Too much

çok fazla

How much?

Ne kadar?

This much?

Bu kadar mı?

The old songs were much, much better.

Eski şarkılar çok, çok daha iyiydi.

- That's much better.
- This is much better.

Bu çok daha iyi.

- There is not much hope.
- There's not much hope.
- There isn't much hope.

Çok ümit yok.

This move creates much, much more powerful middlemen.

Bu akım çok, çok daha güçlü aracı kurumlar yaratıyor.

- It's not worth much.
- It isn't worth much.

Bu çok değmez.

- It isn't much further.
- It's not much further.

Çok daha ileri değil.

- It's not too much.
- It isn't too much.

O çok fazla değil.

- You talk too much.
- You speak too much.

Çok fazla konuşuyorsun.

- He talks too much.
- He speaks too much.

- O çok fazla konuşuyor.
- O çok fazla konuşur.

- It was too much.
- That was too much.

- O çok fazlaydı.
- Bu çok fazlaydı.

- Don't work so much.
- Don't work too much.

Çok fazla çalışma.

- I work too much.
- I'm working too much.

Ben çok fazla çalışıyorum.

- You think too much.
- You think too much!

Çok düşünüyorsun!

- You think too much.
- You're thinking too much.

Çok fazla düşünüyorsun.

- Thank you very much!
- Thank you very much.

- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkür ederim.

- Tom didn't do much.
- Tom hasn't done much.

Tom çok yapmadı.

- Nothing much has changed.
- Not much has changed.

- Hiçbir şey değişmedi.
- Çok şey değişmedi.
- Değişen pek bir şey olmadı.

- You drank too much.
- You've drunk too much.

Çok fazla içki içtin.

- Thank you so much!
- Thank you so much.

- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkürler!
- Çok teşekkür ederim.
- Çok sağ ol!
- Çok sağ olun!

- How much is it?
- How much does this cost?
- How much does it cost?

Ne kadar?

- How much is it?
- How much does it cost?
- How much will it be?

Fiyatı ne kadar?

- You drank too much.
- You've had too much to drink.
- You've drunk too much.

- Çok fazla içki içtin.
- Sen çok fazla içtin.

- Thank you very much!
- Thank you ever so much.
- Thanks a lot!
- Thank you very much.
- Thank you so much!

Çok teşekkür ederim!

- There's not much to say.
- There isn't much to tell.
- There's nothing much to tell.
- There isn't much to say.

Söyleyecek çok şey yok.

- Thank you very much!
- Many thanks.
- Thanks a lot!
- Thank you very much.
- Thanks very much.
- Thank you so much!

- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkürler!

Not so much.

pek de yanıma kalmaz.

Not as much.

O kadar da değil.

It's much cooler,

Çok daha serin olsa da...

“That's much better!”

"Bu çok daha iyi!"

Much here at

Biz onu burada VisualPolitik'de

So much more…

çok daha fazlası da var...

That's too much!

Bu çok fazla!

Too much money?

- Ne kadar para?
- Çok fazla para mı?

That's too much.

O çok fazla.

Not that much!

O kadar da değil!

How much farther?

Ne kadar uzağa?

Okay. How much?

Tamamdır. Ne kadar?

I'm much stronger.

Çok daha güçlüyüm.

It's too much.

Bu çok fazla!

That isn't much.

Bu fazla değil.

There's so much.

Çok fazla şey var.

That's much worse.

Bu çok daha kötü.

He's much better.

O çok daha iyidir.

Thanks so much.

Çok teşekkürler.

Thanks very much.

Çok teşekkürler.

- Thank you ever so much.
- Thank you so much!

Çok teşekkür ederim.

I very much regretted having lost so much time.

Çok fazla zaman kaybettiğim için çok üzüldüm.

- How much is it?
- How much will it be?

Kaça mal olur?

- Thank you very much!
- We thank you very much!

Çok teşekkür ederiz!

- How much do they cost?
- How much are they?

Onların maliyeti nedir?

- He knew too much.
- That man knew too much.

O çok fazla şey biliyordu.

- How much did it cost?
- How much was it?

Ne kadardı?

- How much does that cost?
- How much is that?

O ne kadar?

- I didn't eat much.
- I didn't eat very much.

Ben çok yemek yemedim.

- I like it very much.
- I like him very much.
- I like her very much.

- Ondan çok hoşlanıyorum.
- Onu çok severim.

- Thank you very much!
- Thanks a lot!
- Thank you very much.
- Thank you so much!

- Çok teşekkür ederim!
- Çok teşekkür ederiz!
- Çok teşekkürler!
- Çok teşekkür ederim.

- How much do you earn?
- How much do you make?
- How much money do you make?
- How much are you making?

Ne kadar kazanırsın?

- How much is it?
- How much does that cost?
- How much does this cost?
- How much does it cost?
- How much is this?
- What does it cost?

Onun maliyeti nedir?

- I feel much better now.
- I feel so much better now.
- I'm feeling much better now.
- I'm feeling so much better now.

Şimdi çok daha iyi hissediyorum.

- Thank you all so much.
- Thank you all very much.
- I thank you all so much.

Hepinize çok teşekkür ederim.

- There's not much to say.
- There's not much to tell.

Söyleyecek çok şey yok.

- I missed you so much!
- I missed you so much.

- Seni çok özledim.
- Seni çok özledim!

- How much is this worth?
- How much is it worth?

Bu ne kadar değer?

- We miss you very much.
- We miss you so much.

Sizi çok özlüyoruz.

- I haven't had much sleep.
- I didn't get much sleep.

Çok uyumadım.

- Thank you very much, everyone.
- Thank you very much, everybody.

Çok teşekkür ederim, millet.

- You spend too much money.
- You're spending too much money.

Çok fazla para harcıyorsun.

- Thanks so much for coming.
- Thanks so much for coming!

Geldiğiniz için çok teşekkürler.

- How much must I pay?
- How much should I pay?

Ne kadar ödemeliyim?

- I love you so much.
- I love you so much!

Seni çok seviyorum.

- Tom doesn't speak much French.
- Tom can't speak much French.

Tom çok Fransızca konuşamaz.

- He loves you very much.
- He likes you very much.

O seni çok seviyor.

- How much do you make?
- How much are you making?

- Ne kadar kazanıyorsun?
- Kaç para kazanıyorsun?

- I've had too much to drink.
- I drank too much.

İçecek çok şeyim vardı.

- I like him very much.
- I like her very much.

Ben onu çok seviyorum.

- I like you very much.
- I like you very much!

Seni çok seviyorum.

- I feel much better already.
- I already feel much better.

- Halihazırda daha iyi hissediyorum.
- Zaten çok daha iyi hissediyorum.

- How much do I get?
- How much will I receive?

Ne kadar alırım?

- How much does Tom make?
- How much does Tom earn?

Tom ne kadar kazanıyor?

- Tom really drinks too much.
- Tom drinks way too much.

Tom gerçekten çok fazla içiyor.