1. Home
  2. Translation in context
  3. English-Turkish
  4. Younger  

Translation of "Younger  " in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Younger  " in a sentence and their turkish translations:

- He's younger than me.
- She is younger than me.
- She's younger than me.

O benden daha genç.

Younger than you!

sizden daha genç!

You look younger.

Daha genç görünüyorsun.

- She is younger than me.
- She's younger than me.

O benden daha genç.

- I'm younger than her.
- I'm younger than she is.

Ben ondan daha gencim.

- I am feeling younger again.
- I'm feeling younger again.

Kendimi yeniden genç gibi hissediyorum.

- If only I was younger.
- If only I were younger.

Keşke daha genç olsam.

- She's younger than you think.
- He's younger than you think.

O senin düşündüğünden daha genç.

- Tom has three younger siblings.
- Tom has three younger brothers.

Tom'un üç küçük kardeşi var.

- I am much younger than Tom.
- I'm much younger than Tom.
- I'm much younger than Tom is.

Ben Tom'dan çok daha gencim.

He's younger than me.

O benden daha genç.

It's my younger brother's.

O benim genç erkek kardeşimin.

She's Tom's younger sister.

O, Tom'un küçük kız kardeşidir.

Really? You look younger.

Gerçekten mi? Sen daha genç görünüyorsun.

She's younger than him.

O ondan daha genç.

He's my younger brother.

O benim küçük erkek kardeşimdir.

I'm younger than Tom.

Ben Tom'dan daha gencim.

You're younger than me.

Sen benden daha gençsin.

I'm younger than you.

- Ben senden daha gencim.
- Senden gencim.

I'm younger than him.

Ben ondan daha gencim.

We were younger then.

O zaman daha gençtik.

I was younger then.

O zamanlar daha gençtim.

I'm Tom's younger brother.

Ben Tom'un küçük erkek kardeşiyim.

I'm Tom's younger sister.

Ben Tom'un küçük kız kardeşiyim.

You're younger than Tom.

Sen Tom'dan daha gençsin.

- Tom is younger than me.
- Tom is younger than I am.

Tom benden daha genç.

- Tom is younger than you are.
- Tom is younger than you.

Tom senden daha genç.

- Tom is younger than Mary.
- Tom is younger than Mary is.

Tom, Mary'den daha genç.

- Who is younger, Tom or Mary?
- Who's younger, Tom or Mary?

Kim daha genç, Tom mu yoksa Mary mi?

- You're way younger than I am.
- You're way younger than me.

Sen benden çok daha gençsin.

- You're way younger than Tom.
- You're a lot younger than Tom.

Sen Tom'dan çok daha gençsin.

- Tom is younger than we are.
- Tom is younger than us.

Tom bizden genç.

- Who is younger, he or I?
- Who is younger, him or me?

Kim daha genç, o mu yoksa ben mi?

- She's a bit younger than me.
- He's a bit younger than me.

O benden biraz daha genç.

- He's two years younger than I.
- He's two years younger than me.

Benden iki yaş genç.

- She's two years younger than him.
- She's two years younger than he.

Ondan iki yaş daha gençtir.

- I am much younger than Tom.
- I'm a lot younger than Tom.

Ben Tom'dan çok daha gencim.

- Tom is much younger than Mary.
- Tom is a lot younger than Mary.
- Tom is much younger than Mary is.

Tom Mary'den çok daha gençtir.

Don't pick on younger kids.

Daha genç çocuklarla uğraşmayın.

Edvardas is younger than Robertas.

Edvardas Robertas'tan daha genç.

You have two younger siblings.

İki küçük kardeşin var.

Do you have younger brothers?

Daha küçük erkek kardeşlerin var mı?

I am younger than John.

Ben John'dan daha gencim.

Edward is younger than Robert.

Edward Robert'tan daha gençtir.

My younger brother watches TV.

Küçük erkek kardeşim TV izler.

Eduardo is younger than Roberto.

Eduardo Roberto'dan daha gençtir.

She wants to look younger.

O daha genç görünmek istiyor.

Tom wants to look younger.

Tom daha genç görünmek istiyor.

Tom is Mary's younger brother.

- Tom, Mary'nin daha genç erkek kardeşidir.
- Tom Mary'nin küçük erkek kardeşi.

I'm younger than I look.

Göründüğümden daha gencim.

Tom is younger than Mary.

Tom, Mary'den daha genç.

Are you younger than him?

Ondan daha genç misin?

That's my younger sister's photograph.

- O kız kardeşimin fotoğrafı.
- O, benim küçük kız kardeşimin fotoğrafıdır.

I'm much younger than you.

Senden çok daha gencim.

She's younger than your daughter!

O senin kızından daha genç.

I have three younger sisters.

Benden küçük üç kız kardeşim var.

She's younger than your sister.

O senin kız kardeşinden daha genç.

You're not getting any younger.

Sen gençleşmiyorsun.

I'm not getting any younger.

Yaşım ilerliyor.

You look younger than Tom.

Tom'dan daha genç görünüyorsun.

Tom looks younger than Mary.

Tom Mary'den daha genç görünüyor.

It makes you look younger.

Bu seni daha genç gösteriyor.

She's younger than you think.

O senin düşündüğünden daha genç.

I'm younger than he is.

Ben ondan daha gencim.

I wish I were younger.

Keşke daha genç olsam.

He's younger than you think.

Düşündüğünüzden daha genç.

Tom is my younger brother.

Tom, benim küçük erkek kardeşim.

Do you date younger men?

Daha genç adamlarla çıkar mısın?

I have three younger brothers.

Üç küçük erkek kardeşim var.

You look younger than him.

Sen ondan daha genç görünüyorsun.

You look younger than her.

Sen ondan daha genç görünüyorsun.

Are you younger than Tom?

- Tom'dan daha genç misin?
- Tom'dan küçük müsün?

Tom has three younger sisters.

Tom'un üç küçük kız kardeşi var.

I have no younger sister.

Hiç küçük kız kardeşim yok.

My younger sister is famous.

Küçük kız kardeşim ünlüdür.

Tom has a younger brother.

Tom'un bir küçük erkek kardeşi var.

Tom is John's younger brother.

Tom John'un küçük erkek kardeşi.

This is my younger brother.

Bu benim küçük erkek kardeşim.

John is my younger brother.

John benim küçük erkek kardeşim.

I am feeling younger again.

Kendimi yeniden genç gibi hissediyorum.

He's much younger than Tom.

O, Tom'dan çok daha gençtir.

Tom's younger daughter is married.

Tom'un küçük kızı evlidir.

Mary is Tom's younger sister.

Mary Tom'un küçük kız kardeşidir.

Tom has a younger sister.

Tom'un küçük bir kız kardeşi var.