Examples of using " s'il vous plaît" in a sentence and their turkish translations:
Lütfen faturamı alayım.
Arkdaşlar, arkadaşlar.
Lütfen
Sonraki kişi, lütfen.
Pizza, lütfen.
Sadece bir dakika, lütfen.
Oda servisi, lütfen.
Sığır, lütfen.
Lütfen dikkat!
Lütfen gel.
Hesabı getirin, lütfen.
- Lütfen bana faturamı getirin.
- Lütfen hesabımı getirin.
Lütfen bunu yapmayın.
- Bilet, lütfen.
- Bilet lütfen.
Sessizlik, lütfen.
Lütfen geri çekilin!
Lütfen gidin.
- Hesap lütfen.
- Hesap, lütfen.
Bir küp şeker, lütfen.
gücünüze güvenmediğimiz
lütfen sizde düşüncelerinizi
Lütfen dikkatli olalım
Tekrar söyleyin, lütfen?
Sonraki kişi, lütfen.
Bir kola, lütfen.
Balık, lütfen.
Lütfen acele et.
Lütfen bunu kopyalayın.
Ayağa kalk, lütfen.
Bana cevap ver, lütfen.
Bir hastane, lütfen?
Tavuk, Lütfen.
Lütfen uyanın.
Adınız, lütfen.
Çay lütfen.
Üç tane baget, lütfen.
Lütfen bana yardım etmeye gel.
Garson, hesap lütfen.
Lütfen bunu açıklayın.
Hilton Oteli'ne gidelim lütfen.
Buyurun lütfen.
Üç dondurma lütfen.
Lütfen bana bak.
Yol açın, lütfen.
Lütfen giyinin.
Beni dinle, lütfen.
Lütfen burada bekleyin.
Uçakla, lütfen.
Al bunu lütfen.
Ah! Onu bana göster lütfen.
Lütfen kenara çekin.
Lütfen bize yer verin.
Bana doğruyu söyle.
Lütfen pencereleri açık bırak.
Lütfen müdahale etme.
Çok önemli bu lütfen
Kapıyı açın lütfen.
Lütfen sigaranı söndür.
Bol buzlu viski, lütfen.
Bir yol haritası alabilir miyim, lütfen?
Lütfen beni yalnız bırak.
Lütfen bekleyin.
Lütfen bu sandalyeleri bir kenara koy.
Gözlerini aç lütfen.
Lütfen kabalığım için beni affedin.
Kennedy Havaalanı, lütfen.
Lütfen benim yerimi ayırın.
Lütfen bana bir doktor çağır.
Lütfen kart dağıt.
Bir kez daha lütfen.
Lütfen gitme.
Evet, portakal suyu lütfen.
Bir yeşil çay, lütfen.
Bir bira daha lütfen.
Lütfen ev ödevini tamamla.
Lütfen hikayene devam et.
İki küçük şişe, lütfen.
Kapıyı tut, lütfen.
Müziğin sesini kıs lütfen.
Lütfen tavsiyemi dinle.
Soldan git, lütfen.
Lütfen içeri gel.
Lütfen bu formu doldurun.
Lütfen hataları düzeltin.
Onu yazar mısın, lütfen?