Examples of using "Prudence " in a sentence and their turkish translations:
Dikkatli ilerleyin.
O, dikkat tavsiye etti.
Dikkat tavsiye edilir.
Tedbire teşvik ediyorum.
Dikkatli hareket edin.
Dikkatli sürüyor.
Dikkatli sür.
Babam arabayı dikkatle sürüyor.
Dikkat can acıtmaz.
Tom dikkatlice yaklaştı.
Dikkat tavsiye ediyorum.
Son derece dikkatli sür.
Yalvarırım dikkatli hareket et.
Güven, ama kontrol et.
Büyük bir dikkatle devam etmeliyiz.
O ona dikkatle yaklaşmamı istiyor.
Her şey çok dikkatli olarak ele alınmalıdır.
O her zaman dikkatli sürmemi söyler.
Dikkat, bilgeliğin büyük kızıdır.
Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.
Başarılı bir iş dikkatli finansal yönetim üzerine inşa edilmiştir.
Dikkatli ol.
Sadece ekstra dikkatli olmamız gerektiğini düşünüyorum.
Daha dikkatli olmalıydın.
Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.
Sanırım sen biraz çok dikkatli oluyorsun.