Examples of using "Quotidiennement " in a sentence and their turkish translations:
Her gün onlar koşar mı?
Her gün duş alıyor musunuz?
Biz günlük çalışırız.
Her gün koşar mı?
- Her gün koşar mısınız?
- Her gün koşuyor musunuz?
- Her gün koşarlar mı?
- Her gün koşuyorlar mı?
yani günlük kış uykusuna yatıyor
Neredeyse her gün Google kullanırım.
Her gün duş alırım.
- Tom her gün koşar mı?
- Tom her gün koşuyor mu?
- Mary her gün koşar mı?
- Mary her gün koşuyor mu?
Şartlar her gün değişiyor.
Bunu her gün yaparım.
ve öğrenmeye çalıştığımız dili kullanarak
Ben her gün bir günlük tutuyorum.
Her gün piyano çalışır.
Ebeveynlerim beni her gün arar.
Ben günlük olarak okula giderim.
Biz her gün telefonla birbirimizle iletişim kurarız.
Biz her gün çok su kullanırız.
O, her gün onun için yemek pişirir.
Altın fiyatı günlük olarak dalgalanır.
Her gün kaç tane şınav çekersin?
Saçımı her gün yıkarım.
Her gün yürüyüşe çıkın.
Her gün akşam yemeğinden sonra Fransızca öğrenirim.
Ben her gün piyano çalışmak zorundayım.
Yağmur yağdığı zaman hariç her gün yürürüm.
Bir çocukken her gün yüzerdim.
Neredeyse her gün yazarım.
- Her gün İngilizce konuşurum.
- Her gün İngilizce konuşuyorum.
Ben sokakta her gün işlenen suçları görüyorum.
ve her gün yemek yiyen yedi milyar insandan biriyseniz
Her gün görüşüyoruz.
Hava günden güne değişir.
Her gün o koşar mı?
Tom neredeyse her gün buraya gelir.
Her gün banyo yaparım.
Ben her gün okula giderim.
Yağmur yağdığı zamanlar dışında her gün yürüyüşe çıkıyorum.
Tatoeba'da günde 20 tane cümle yazmaya karar verdim.
O onun için her gün yemek pişirir fakat o takdir etmez.
Bilgisayar programcıları her gün noktalı virgül kullanmalarına rağmen, bugünlerde birçok insan noktalı virgülleri sadece duyguları göstermek için kullanmaktadır.
- Ben günde bir kez banyo yaparım.
- Günde bir kez banyo yaparım.
Orta yaşta bir genç her gün ne kadar televizyon izler?
O, mutfakta günde kaç saat geçirir?