Examples of using "Soit " in a sentence and their turkish translations:
Ya benimlesin ya da bana karşısın.
Öyle olsun!
O, ya gelecek ya da beni arayacaktır.
Ya içeri gel ya da dışarı git.
Ya sen git ya da ben giderim.
- Ya çık, ya gir.
- Ya dışarıya çık ya da içeriye gir.
O ya deli ya da uyuşturucu etkisi altında.
Oraya ya sen ya da ben gitmek zorundayım.
Ya sen ya da ben haklıyım.
Tavla veya satranç oynayalım.
Ya o hatalı ya da ben.
" Bak, ya spor olmalı ya müzik."
Ya sen ya da arkadaşın hatalı.
O ya sarhoş ya da deli.
Bugün ya da yarın sana adresi vereceğim.
Tom ya aptal ya da dâhi.
Onun burada olmamasının tuhaf olduğunu düşünmüyor musun?
Ya konuşmayı kes ya da duymaya değer bir şey söyle.
Ya oradaki...
Elhamdulillah.
Ya bu doğru ya da ben her zaman olduğum kadar akıllıyım
Ya sen ya da o, toplantıya katılmak zorunda.
Ya çık, ya gir.
Tanrı bizimle birlikte olsun.
Boston ya da Chicago'da yaşamak istiyorum.
Ya Jim ya da ben ona ondan bahsetmek zorundayız.
Ya istemiyorlar ya da yapamıyorlar.
Ya buna tırmanmaya çalışacağım ya da mağaranın ağzından kaya tırmanışı yapacağım.
ya bunları fark ediyordum ya da daha kötüye gidiyorlardı,
Onlar şimdi ya Kyoto'da ya da Osaka'dalar.
Onun güzel olduğunu düşünüyor musun?
Onun sevimli olduğunu düşünüyor musun?
Ya bu adam ölü ya da benim saat durdu.
Barış seninle olsun.
Keşke bugün Cuma olsa.
Her şey unutulsun!
Öyle olsun!
Barış seninle olsun.
Bir şey görüyor musun?
- Birisini getiriyor musun?
- Birisini mi getiriyorsun?
Birini mi bekliyorsun?
Bunun gerçek olduğunu mu düşünüyorsun?
Bir şey algılıyor musun?
Bunun ne olduğunu düşünüyorsun?
Lütfen içme suyunun saf olduğundan emin ol.
Ya restoranda bir garson olarak ya da bir barmen , her ikisi de Tamam.
Tom'un hasta olduğunu düşünüyor musunuz?
Tom'un masum olduğuna inanıyor musun?
- İngilizcenin zor olduğunu düşünüyor musun?
- Sence İngilizce zor mu?
Onun önemli olduğunu düşünüyor musun?
Herhangi bir yerde yaralandın mı?
ya da ağaçta kamp kuracağız.
Ya mağaraya gireceğiz
Ya bu taraftan gideceğiz
Aile yadigarınız ne olursa olsun,
küçük ya da büyük olsun,
Ayasofya kilise olsun
Ne olursa olsun başlayalım.
Onun meşgul olması imkansız.
Keşke o şimdi burada olsa.
Umarım, ada güzeldir.
O, mutlu gibi görünüyor.
Tom'un mutlu olmasını istiyorum.
Onun bir avukat olduğundan kuşkuluyum.
Onun dürüst olup olmadığından şüphe ediyorum.
Keşke şimdiden yarın olsa.
Tutuklanmasını istiyorum.
Onun doğru olduğunu umalım.
Onun kim olduğunu sanıyorsun?
- Varsın öyle olsun.
- Olsun.
Ona karşı nazik ol, Bill.
O bir müzisyen gibi görünüyor.
Tanrı bizimle olsun.
Allah yardımcın olsun.
Tom bugün bunu yapmaya çalışmayacak.
Onun cezalandırılmasını istiyorum.
- Münakaşa etmek kimseye bir şey kazandırmamıştır.
- Tartışmak kimseyi bir yere vardırmamıştır.
Bir şey hatırlıyor musun?
Bir şey olmuş gibi görünüyor.
Ya içeriden bilgi alıyor ya da dedikleri doğru gelecekten geliyor
Hiçbirimiz gitmek istemiyor fakat ya sen ya da karın gitmek zorunda.
Bir şey buldun mu?
- Onlar bir şey buldu mu?
- Herhangi bir şey buldular mı?
Onun kötü olduğunu gerçekten düşünüyor musun?
Bunun senin olmasını istiyorum.
Mesajın ne olmasını istiyorsun?
Herhangi birine sarıldın mı?
Herhangi birini öldürdün mü?
Herhangi birini öptün mü?
Sen birini gördün mü?
Bunun bir tesadüf olduğunu düşünüyor musun?
- Onun hakkında bir şey biliyor musun?
- Onun hakkında bir şey biliyor musunuz?
Bittiğine memnun oldum.