Examples of using "Suivi " in a sentence and their turkish translations:
Ben senin talimatlarına uydum.
Takip ettin.
Tom izledi.
Onu takip ettim.
Tom'u takip ettim.
Kimse seni takip etmedi.
O kendi yoluna gitti, ben de kendiminkine gittim.
Tom bizi takip etti.
İzlendin mi?
Bir gün beni takip ediyordu. Ve bir ahtapotun seni takip etmesi inanılmaz ötesi bir şey.
Tavsiyemi dinledi.
Tom takip edildiğini biliyordu.
Biz emirlere uyduk.
Takip ediliyor muyuz?
Köpek beni evime kadar izledi.
arkasından şaşkın damat ve hanzo geldi
Onu odasına kadar izledim.
Sanırım izleniyorum.
Tavsiyem takip edilmedi.
Ben geyiğin izlerini izledim.
Tom beni takip etti.
Birinin beni takip ettiğini düşünüyorum.
Evde eğitim gördüm.
Seni burada izlediler.
yine toplumda çok fazla izlenmeyen bir tarz
Şimşek, genelde gök gürültüsünün ardından meydana gelir.
Niçin tavsiyemi yapmadın?
Bir köpek beni evime kadar izledi.
İki haftadır diyetteyim.
Tom, Mary'yi odaya kadar izledi.
Mary bir yoga dersi aldı.
Biz geyiklerin izini takip ettik.
İzlendiğimi sanmıyorum.
O, klasik bir eğitim aldı.
Sen takip ediliyor musun?
Yaptığı şey - 23 boksör görüyorsunuz -
Kimse beni izlemedi.
Tavsiyeye uymadığına pişman oldu.
Ben tarife uydum.
Tom yol boyunca ebeveynlerini izledi.
Biri tarafından takip edildiğimi düşünüyorum.
Köpek beni takip etti.
Abi öldükten sonraki günlerde,
"Eeee, psikiyatrist tarafından daha önce tedavi edildiniz mi?"
Kimse bizi takip etmedi.
Seni takip ediyorum.
arkasından tiyatro ve Ertem Eğilmez ile sinema hayatı başladı
Bana anlattığını kelimesi kelimesine izledim.
Kullanıcı adınızı girin, takiben şifrenizi girin.
Beni takip ediyordun, değil mi?
Moktor!" demeye başlarken, o da "Moktor" demeye devam ediyor.
Doktorun tavsiyelerini takip etmediğim için pişmanım.
Sana gönderdiğim e-postadaki bağlantıyı izledin mi?
VV: Bence herkes son 10-15 sene içindeki gelişimin farkındadır.
2009 yılında İran'da gerçekleşen başkanlık seçimlerini takip eden aylarda,
İyi tavsiye anlaşılmazsa takip edilemez.
- Bir köpek okuluma kadar beni izledi.
- Bir köpek beni okuluma kadar takip etti.
Bir emir verdiğimde, ona uyulmasını beklerim.
Tom babasının ayak izlerini takip etti ve bir avukat oldu.
Eğer onlar doktorun tavsiyesini aldıysa ölmemiş olabilirler.
Davout , 'Dört Gün Harekatı' olarak bilinen ve Avusturya güçlerini Eggmühl'e sıkıştıran
, ardından yüzde altı virgül yirmi dört ile Hindistan, yaklaşık yüzde dört ile
Benim nasihatımı dinlememesi sanırım bir hataydı.
Belki de takip edildin.
Eğer benim tavsiyemi dinleseydin böyle bir çıkmaz içinde olmazdın.
. Nitekim 2000 yılının Ekim ayında iki taraf arasında bir anlaşmaya varıldı
Bir köpek beni evime kadar izledi.
Tom Mary'nin tavsiyesine uymadığına pişman olduğunu söyledi.
Bob beni dinleseydi, tavsiyeme uysaydı, her şey daha iyi olurdu.
O ona hastaneye gitmesini tavsiye etti fakat o onun tavsiyesine uymadı.
ateş, baş ağrısı ve uyuşukluktur. Ardından zihinsel karışıklık geldi. Aynı
Doktor tavsiyesine uymasaydınız, şimdi hasta olabilirdiniz.
O ona dinlenmesini tavsiye etti fakat o onun tavsiyesini dinlemedi.
Tom beni garaja kadar takip etti.
Ders kitabında her bölüm yaklaşık bir düzine anlama soruları tarafından takip edilir.
Bir sokak köpeği Tom'u eve kadar izledi ve o onu beslemeye karar verdi.
O, onu eve kadar izledi ve sonra onu öldürdü.
Onun nerede yaşadığını öğrenmek için onu eve kadar izledi.
Sonraki geri çekilme sırasında Ney, Wellington'un birliklerini uzakta tutan bir dizi artçı koruma eylemiyle
Tom ve Mary evlendikten sonraki ilk üç yıllarında bir karavanda yaşadılar.
Takip eden kanlı savaşta, Davout'un birlikleri, Fléches toprak işlerine önden saldırıyı yönetti.
Sonraki savaşta, Lannes Beşinci Kolordusu, Bagration'ın saldırılarına karşı sol kanadı tuttu…
Beni mutfağa kadar izleyip bir bıçak aldı.
O ona kullanılmış araba almamasını tavsiye etti fakat o onun tavsiyesini dinlemedi.