Examples of using "あれは" in a sentence and their turkish translations:
O, onun evidir.
O Tom'un mu?
- O madde zehirdir.
- O madde zehirlidir.
Bu bir kurt.
O kim zaten?
O bir pagodadır.
O bir lama mı?
O Tom mu?
Şu bir masa.
O bir leopar mı?
O bir kuş mu?
- Bu bir köpek midir?
- Köpek mi bu?
O bir saçmalık.
O gözyaşları sahte.
O bir sülündür.
O bir pencere.
O bir ayı mı?
O, Tom'un arabası mı?
O bir kedi mi?
Yaşlı bir kadının sesi.
Çok mu fazlaydı?
O bir kilise.
Bu Tom'un yatak odası mı?
O bir otobüs durağı.
- O çok fazla mı?
- Bu çok mu fazla?
O benim bir resmim mi?
O bir kurşun kalem.
O Rushmore dağı.
O nedir?
O eski bir kamera.
O bir limon ağacı.
Evde bundan bende var.
Şu kitaplar benim.
O deri bir kemer.
O bir sincap mıydı?
O çok kolay mıydı?
O harika bir şiir.
Onlar benim CD'lerim.
Bu onun evidir.
- Bu benim köpeğim.
- Bu benim köpeğimdir.
O benim paltom.
O, bir kaplan değildir.
Bu kasıtlı mıydı?
Biraz eski ve yıpranmış görünüyor.
O yanlıştı.
Şaka mıydı?
O önemli olmalı mı?
O, Tom'un beslenme çantası mı?
O benim için miydi?
O kimin arabası?
Şunlar kimin ayakkabıları?
O benim hatamdı.
O eski bir kale.
Onun modası geçmiş.
Bunlar kıyafetli porno.
Şu, bizim okulumuz.
O benim küçük kız kardeşimin kamerası.
Bir şey bir diğerine yol açtı.
O bizim ev.
- O işaret ne diyor?
- O işaret ne anlama gelir?
O senin kitabındır.
Bence bu biraz fazla pahalı.
Evet, kesinlikle uçak enkazına benziyor.
Tom onun normal olduğunu düşünüyor.
O onun yaptığı resimdir.
O, müdür olmalı.
O kuşa ne denir?
O, dünyadaki en yüksek dağdır.
O benim doğduğum evdir.
O, değerli bir deneyimdi.
Şu nehrin adı nedir?
Olanlar geçmişe aittir.
Ne hızlı bir at!
O, onun yaşadığı evdir.
- Her durumda, bu bir yanılsama.
- Her halükarda, o bir yanılsama.
O bir ağaç.
O, bir doktor değil.
Bu onun kadar uzun.
O bir kedi mi?
O, çok karmaşık bir makinedir.
O bir kedi mi yoksa bir köpek midir?
Bu da bana kesinlikle bir serap olduğunu düşündürüyor.
O, babamın öğrettiği bir öğrencidir.
O, babamın çalıştığı bina.