Examples of using "レストラン" in a sentence and their turkish translations:
Bu lokanta iş yapmayacak.
Restoran nerede?
Peki kara böcekli suşisi olan restoran?
O, 42.caddede bir restoranın önünde.
Bu restoran çok pahalı.
En üst katta bir restoran var.
O restoranda iyi hizmet verirler.
- Daha önce bu restoranda yedin mi hiç?
- Hiç o restoranda yemek yedin mi?
Restoranda birkaç müşteri var.
- Restoran en alt kattadır.
- Restoran zemin katta.
Neden bu gece bir restoranda yemek yemiyoruz?
Bu çevrede hiç restoran yok.
- Tom restorandan ayrıldı.
- Tom restoranı terk etti.
Babam bir restoran işletir.
Tom restoran sahibi olmak istedi.
berbat servisi olan, oldukça pis bir restoran
Restoran ne zaman açılır?
Restoranı tesadüfen buldum.
Adam, hesabını ödemeden restoranı terk etti.
Restoran ne zaman kapanıyor?
Bu restorandaki köri pilavı lezzetli.
Bu lokantayı önerebilirim.
O restoranda iyi bir yemeğin var mı?
Kasabaya, iyi bir restoran aramaya gittim.
ya da muhteşem manzaralı bir teknedeki restoran gibi fikirlerdir.
O restoran saat kaçta kapanır?
Onların hepsi restorana gittiler.
Restoran gara uzaktı.
Bir restorana gittik.
O bir sahil restoranda garsondur.
O, restorandan çıktı.
Ben kırk yılda bir kez restorana giderim.
Bu, çok tavsiye edilen bir restorandır.
Buralarda hiç iyi restoran var mı?
Pekala bu, gelecekteki restoran sahipleri için tüm tehlikelerin
Biz akşam yemeğini bir restoranda yedik.
İyi bir restoran biliyor musun?
Restoranın adı ne?
Hiç bu restoranda yemek yedin mi?
Restoran her zaman tıka basa doludur.
Tom geçen gün yeni bir restoranda yemek yedi ama o, restoranın ismini hatırlamıyor.
Buraya yakın birkaç güzel restoran var.
Restoranda sigara içmek yasaklandı.
Restoran öğle yemeği yapmaz.
Restoranı sağ tarafınızda bulacaksınız.
O restoranın güzel bir atmosferi var.
Bir lokantaya girdim ve öğle yemeği yedim.
Restorana girdim ve öğle yemeği yedim.
Bu restoran saat kaçta kapanır?
Bu sık sık yemek yediğim restorandır.
Tom 2013'te kendi restoranını açtı.
O restorana tekrar gitmeyelim.
Dün gece restoranda kazara benim öğretmenimle karşılaştım.
Şu restoranda Mike ile öğle yemeği yedim.
Bu restoranda korkunç yemekler servis ediyorlar.
O restoran mükemmel yemekler sunuyor.
Restoran senin sağında olacak.
Tom ve Mary pahalı bir restorana gittiler.
Mary, öğle yemeği için günaşırı o restorana gider.
Restoran kendi yolunda gidiyor.
Restoranda iyi eğlendi.
Ödeme yapmadan restorandan ayrıldı.
Restorana girdik ve öğle yemeği yedik.
O restoran her gün iki bin yemek hazırlar.
Kafeterya self-servis tarzı bir restorandır.
O restoranda lezzetli yemekler sunmaktadırlar.
Restorandan bütün parkı görebilirsin.
Veya berbat servisi olan pis bir restoran?
Onun ne tür bir restoran olduğunu tahmin edebilir misin?
Restoran bize mükemmel hizmet verdi.
Babam bu restoranda yemek yerdi.
Burası Osaka'daki en iyi kuşikatsu restoranı.
Bu gece seninle restorana gidemem.
İyi bir restoran tavsiye edebilir misin?
Restoranın servisinden memnun değilim.
Restoranlarda yemek yemekten usandım.
Ben böylesine pahalı bir restoranda yemek yemeği göze alamam.
O restoranın yemekleri o kadar da iyi değildi.
Bu otobüs durağının önünde bir restoran vardı.
Restoran bana parti için 250.000 yenlik bir fatura çıkardı.
Sola dönerseniz, restoranı sağ tarafınızda bulursunuz.
Bu güzel bir restoran. Beni buraya getirdiğin için teşekkürler.
Buralarda güzel bir restoran tavsiye edebilir misiniz?
Bu geçen hafta akşam yemeği yediğimiz restoran.
Tavsiye edebileceğin mutfak ya da restoran türleri var mıdır?
Tom'un çalıştığı restoranda hiç yemek yedin mi?
İyi bir Meksika restoranı buldum.
Doğruyu söylemek gerekirse bu restoranın sahibi benim bir arkadaşım.
Birçok restoranlar ve barlar Itsutsugi caddesindedir.