Examples of using "会いました" in a sentence and their turkish translations:
Onu gördüm.
Pazar günü buluştuk.
Dün Mary ile buluştum.
Geçen hafta onu gördüm.
Geçen gün caddede öğretmenime rastladım.
Geçen gün eski bir arkadaşıma rastladım.
Zaten onunla tanışıyormuydun?
Yaklaşık öğleyin onunla karşılaştım.
Dün gece tanıştık.
Onunla ne zaman tanıştınız?
Onunla tanıştın mı?
Onunla ocak ayında tanıştım.
Ona daha önce rastladın, değil mi?
Onunla Tom'un evinde tanıştım.
Orada birini gördün mü?
Tom seni gördü mü?
Eve giderken yolda onunla karşılaştım.
Parkta Ken'le karşılaştım.
O zamandan beri iki kez daha görüştük.
Şimdiye kadar Mareşal Pérignon ile tanıştık…
Şimdiye kadar Mareşal Pérignon ile tanıştık…
Mağazanın önünde Tom'la karşılaştım.
Geçen hafta onun kız kardeşiyle buluştum.
Yerli insanlar ve çiftçilerle tanıştım.
Bu arada, son zamanlarda onu gördün mü?
Öğleden sonra 2 de görüştük.
- Ben Ken adlı uzun boylu bir adamla tanıştım.
- Ben Ken adında uzun boylu bir adamla tanıştım.
Onu ne zaman gördünüz ?
Dün ebeveynlerine rastladım.
Onunla üniversitede karşılaştın mı?
- Ben hoş insanlarla tanıştım.
- Ben güzel insanlarla tanıştım.
Son karşılaştığımızdan beri oldukça uzun zaman oldu.
Adamı bir çocukla birlikte gördüm.
Otobüs durağında onunla kazara karşılaştım.
Evime giderken onunla karşılaştım.
Danimarka'ya gittiğimde go kart'la tanıştım,
Noh çalmakla ilgilenen bir Amerikalı ile tanıştım.
Az önce babanla karşılaştım.
kronik yara diye adlandırılan bir konuya rastladım.
Dün o, uzun bir adam gördü.
Geçenlerde erkek kardeşini gördüm.
Çocuğu nerede gördün?
Ben dün sizin babanıza rastladım.
O, Japonya'dayken onunla tanıştım.
Kütüphaneye giderken arkadaşıma rastladım.
Partide çok sayıda enteresan insanla tanıştın mı?
Bu sabah okula giderken bir grup yabancı gördüm.
ve Albuera'da yolda Beresford'un daha büyük ordusuyla karşılaştı.
İstasyona giderken öğretmenime rastladım.
Eve giderken, eski bir arkadaşıma rastladım.
Bir arkadaşa rastladım.
Oyunu görmeye gittiğimiz gece onu gördük.
Ben onu parkta gördüm.
- İşe giderken amcama rastladım.
- İşe giderken dayıma rastladım.
Simone George: Mark'ı ilk gördüğümde görme engelliydi.
Ben bir hafta önce onu gördüm.
Evime giderken ona rastladım.
Ben uzun saçlı bir kız gördüm.
- Ben dün sizin babanızla tanıştım.
- Dün babanla karşılaştım.
Dün o, uzun bir adam gördü.