Examples of using "彼らは" in a sentence and their turkish translations:
Onlar bir çift.
Kendilerini bir daire halinde biçimlendirdiler.
Onlar aynı yaşta.
Onlar aceleyle tren istasyonuna gittiler.
Onlar metal değil.
Onlar ülkelerini terk ettiler.
Onlar güreşçiler.
Onlar sanatçılar.
Onlar pilotturlar.
Onlar günü kazandılar.
- Yüzdüler.
- Onlar yüzdüler.
Onlar bağırdı.
Onlar yürüdü.
Onlar bekledi.
Onlar gülümsedi.
Onlar dinlendi.
Onlar reddetti.
Onlar kaybetti.
Onlar gitti.
- Onlar kaçtılar.
- Onlar firar ettiler.
Onlar dans etti.
Onlar iptal etti.
Dağda yollarını kaybettiler.
Sınavda başarısız oldular.
Onlar, sınavda başarısızdı.
Onlar bir roket fırlattı.
Onlar konuşmayı kestiler.
Onlar iyi bir çifttir.
- Onlar mutlular.
- Mutlular.
- Onlar mutlu.
Onlar doktordur.
Onlar akşam yemeği yiyorlar.
Onlar içeride.
Onlar şarkıcıdır.
- Onlar savaşta öldüler.
- Onlar çatışmada öldüler.
- Çatışmada öldüler.
Onlar gemiye bindiler.
Onlar anladılar.
Denediler.
Onlar tezahürat yaptı.
Onlar aradı.
Onlar donarak öldüler.
Onlar bir yürüyüşe çıktı.
Onlar aktördür.
Onlar ülkeleri uğruna savaştılar.
Onlar tipik genç insanlar.
Onlar ticarette kurnaz.
Siyasetle alakaları yoktur.
Onlar davet edilmediler.
Onlar Japon sumo güreşçileridir.
Onlar İngilizce konuşmaz.
Onların komşularıyla arası iyi.
Onlar birbirlerine gülümsedi.
Onlar İngilizceyi seviyorlar.
Bütün gece konuşmaya devam ettiler.
Dediler ki,
Onlar aynı sınıftalar.
Onlar düşmana karşı savaştılar.
Onlar torunlarını övdü.
Onlar benim arkadaşlarım.
Onlar işteler.
Onlar şimdi işsizler.
Onlar bir yolculuğa çıktı.
Onlar beni beğenmiyorlar.
Onlar meşgullerdi.
Onlar bir mezar kazdı.
Onlar sağlıklı görünüyorlar.
Onlar bir daire kiraladı.
Onlar Ishikawa'ya gidiyorlar.
Onlar bir köprü yaptılar.
Onlar Amerikalı mı?
Onların hepsi geldi.
Onlar otele vardılar.
Onlar nerede?
Satranç oynuyorlar.
Onlar yorgun.
- Onlar kavga ediyorlar.
- Kavga ediyorlar.
Onlar kayboldu.
Onlar yalan söyledi.
Onlar yüzüyorlardı.
Onlar yürümeye devam ettiler.
Onlar Tom'u öldürdüler.
Onlar Hıristiyanlar.
Onlar tutuklandı.
Onlar elma severler.
Onlar kardeş mi?
Onlar lise öğrencisi.
Onlara günlük ödenir.
Onlar bir maaş artışı talep etti.
Onlar orada yaşıyor.