Examples of using "父さん" in a sentence and their turkish translations:
Hayır, baba!
Babacığım seni seviyorum!
Baba mutfakta mı?
Babam mutfakta mı?
Baba, ne yapıyorsun?
Babam sıkı bir işçidir.
Luke, ben senin babanım.
Luke, ben senin babanım.
Baban kaç yaşında?
Ne yapıyordun, baba?
Senin baban doktor mu?
Babamla yakalama oynadık.
- Babam banyo yapıyor.
- Babam yıkanıyor.
Babam nerede?
Babam bir kamera satın aldı.
Benden babana selam söyle.
Baban ne iş yapıyor?
Arabanı kullanabilir miyim, baba?
Baban nasıl?
Aynı baban gibisin.
Jim babasına benzer.
Bu resim amcamındır.
Baban seni istiyor.
Saatini çaldığını baban biliyor mu?
Onun babası dün akşam hastanede vefat etti.
O senin baban.
Baban şimdi nerede?
- Her zaman babana uy.
- Her zaman babana itaat et.
Babam duvarı beyaza boyadı.
Babası bir doktor olan kız odur.
Babası Japondur.
- Baban ne iş yapar?
- Ne yapıyor baban?
- Ben dün sizin babanızla tanıştım.
- Dün babanla karşılaştım.
Ne yapıyorsun, baba?
Mızıka onun babasından bir hediye mi?
Gel ve yanıma otur.
Onun babası golf oynamaz.
Babam eve geldi mi?
Babanı seviyorsun, değil mi?
Babam ne zaman dönecek?
Baban uzun boylu.
Babam klasik müzik dinler.
Tom'un babası alkolikti.
"Babamın geçen yıl öldüğünü öğretmenimin bilmesini istiyorum
Amcam genç değil ama sağlıklı.
Hangi araba babanınki?
Yarın amcamla bir randevum var.
Kate'in babası evin yakındır.
Bu sabah babası ile birlikte yürüyüş yaptı.
- Ben senin babanı biliyorum.
- Senin babanı biliyorum.
- Babanı tanıyorum.
- Babanızı tanıyorum.
- Senin babanı tanıyorum.
- Sizin babanızı tanıyorum.
- Ben senin babanı tanıyorum.
- Ben sizin babanızı tanıyorum.
Amcamın yarın Aomori'ye bir iş gezisi var.
Babama ondan bahsettim.
Senin baban bir öğretmen mi?
Baban hakkında nasıl hissediyorsun?
Baban kaç yaşında?
Tom, Mary'nin amcasıdır.
Baba bugün sabırsız.
Kız babasını yanağından öptü.
Babanın fikrini değiştireceğine düşünüyor musun?
Onun babası ünlü bir doktordur.
Ken babasının durumu hakkında sordu.
- Dayınla konuşmak istiyorum.
- Amcanla konuşmak istiyorum.
Babam çok iyidir.
Ben bir çocukken babamla yakalamaç oynadım.
Onun babasının yurt dışında olduğunu duyuyorum.
Kumi, babası köpekleri seven kızdır.
Babam bana bir kamera aldı.
Babam otobüs durağına koştu.
Babanın sana yardım etmesini rica et.
Babana hemen bir telgraf gönder.
Babana bir fincan kahve al.
Senin için babandan bir mesajım var.
Babam banyoda tıraş oluyor.
Babana en iyi dileklerimle.
Dün Ming'in babası tenis oynadı mı?
Duvarı boyayan adam babamdır.
O, babasına çok benziyor.
Babasının şimdi hapishanede olduğunu duydum.
- Onun babası onu Tom olarak çağırır.
- Babası ona Tom diyor.
O, babasının işini devraldı.
Bill'in babasının hasta olduğunu öğrendim.
Babanı çok iyi tanıyorum.
Jane'nin babasına benzediğini düşünmüyor musun?
Baban eve erken gelir mi?
Baban eve ne zaman geldi?
Babanızın çabuk iyileşmesi için isteklerim.
Baban nerede?
Babası niçin Japonya'ya gitti?
Annene mi yoksa babana mı daha yakınsın?
Senin babanın arkadaşları onun tek destekçileri değil.