Examples of using "«Крик»" in a sentence and their turkish translations:
Sessizlik bir çığlık ile bozuldu.
Tom bir çığlık duydu.
Bir çığlık duymadın mı?
Kesinlikle bir çığlık duydum.
Tom, Mary'nin çığlığını duydu.
O bir bağırma sesi duydu.
Tom bir çığlık bastırdı.
Bir çığlık duydum.
Tom bir yardım çığlığı duydu.
Birinin bağırdığını duyduk.
Birden bir çığlık sesi duydum.
- Tom, Mary'nin bağırdığını duydu.
- Tom, Mary'nin çığlık attığını duydu.
- Tom, Mary'nin çığlık attığını işitti.
Tom Mary'nin bağırdığını duyduğunda döndü.
Çığlığı duymadın mı?
Bir yardım çığlığı duydum.
Birdenbire, tiz bir çığlık duydum.
Tom Mary'nin seslendiğini duydu.
Bir yardım çağrısı duydu.
Tom birinin bağırdığını duydu.
Bir çığlık duyduğumu sandım.
Tom çığlık duydu.
Çığlık duydum.
Bir yardım çağrısı duydum.
Sadece birinin bağırdığını duydum.
Bir kadının çığlık attığını duydum.
Francis Crick DNA'nın yapısını keşfedenlerden biridir.
Tom Mary'nin çığlık attığını duydu.
Pencerenin dışında birinin bağırdığını duydum.
Tom Mary'nin şarkı söylemesini yanlışlıkla acı bir çığlıkla karıştırdı.