Examples of using "«На" in a sentence and their turkish translations:
Çatıdaki kediye bak.
Duvardaki ilana bak.
Buna bak.
Resme bakın.
Bankta oturun.
Soruyu cevapla.
Trenle mi yoksa araba ile mi gidiyorsun?
- Pikniğe gidelim.
- Pikniğe gitsek ya.
Bir otobüse bin.
Ben otobüsle işe giderim.
Şuna bak!
Yüzüstü uzanın.
İşe arabayla giderim.
Soruyu yanıtla!
Buna bakar mısın?
Kyushu'ya uçakla gittim.
Ona bak.
Bir sonrakine bin.
Fiyat etiketine bak.
- Asansörü beşinci kata götür.
- Asansörle beşinci kata çıkın.
- Beşinci kata kadar asansöre binin.
- O, mutfaktadır.
- O, mutfakta.
- Mutfakta.
Bize bak.
Kediye bak.
- Kuzeye doğru.
- Kuzeye yönel.
rüzgarda salınan bir balon gibidir,
Masadaki kitaba bak.
Buna bir göz at.
Gitar veya piyanonun hangisini çalmakta daha iyisin?
Geçen hafta bir konferanstaydım.
O kanepenin üzerinde.
Ben Hawaii'ye gemiyle gidiyorum.
Ata bin.
Çatıya tırman.
- O masada.
- O masanın üzerinde.
- Bunlara bir göz atın.
- Bunlara bir göz at.
Gökyüzüne bak.
Tahtaya bakın.
İletişiminizi sürdürün.
Atlar çiftlikte.
Şuna bak.
Tadı nasıl?
Aya bak.
Bugünlük bu kadar yeter.
Kızlara bak.
- Çık dışarı.
- Dışarı çıkın.
Otobüse bin.
Babam işe arabayla gider.
Otobüsle mi yoksa araba ile mi gidiyorsun?
Treni kaçıracaksın.
Onu daha sonrası için sakla.
Gelecek hafta toplantıya gelecek mi?
Tom'a bakma. Bana bak.
Haydi otobüsle gidelim.
Bir trene binelim.
Caddede eski bir arkadaşa rastladım.
- Ona bir göz at.
- Şuna bir göz atın.
- Şuna bir göz at.
Taksiye binelim.
Tom plajda amuda kalktı.
Hokkaido'da kayak yapmaya gitmeyi planlıyorum.
Dışarı çıkalım.
Araba ile gidelim.
İşe arabayla giderim.
Diyette misiniz?
- Onu masaya bırak.
- Onu masanın üzerine bırak.
- Masanın üzerine koy.
Olduğu yere geri koy.
Masanın üzerine koy.
Boynuna bir bakın,
kaldırımda araba çarpması riski %88 daha az,
iş kazası can kaybı riski %95 daha az,
Dünya'nın en açık düzlüklerinde de...
fakat Mars'ta çekilen bir fotoğrafta
O, bir dakikayla treni kaçırdı.
O onunla evlenmekte inat etti.
O yatakta sırtüstü yatıyor.
İşe bisikletle giderim.
Tom işe motosikletle gidip geliyor.
Yere bak.
Bugün için yeterlidir.
O işe otobüsle gider mi?
Bana bak.
Bir ata bin.
Dizlerinin üstüne çök.
Masanın üzerinde bir kedi var.
O, işe taksiyle gider.
Biz metro ile işe gideriz.
- Gemiye dön.
- Gemiye geri dön.
Gemiye geri dönün.
- O, mutfaktadır.
- O, mutfakta.
- Mutfakta.
Gemiye gel.
- Tom iş için araç kullanır.
- Tom işe arabayla gider.
Olduğun yerde dur.
Tom notasız piyano çalar.
Tom duvardaki tabloya baktı.
Tom duvardaki haritayı gösterdi.
Tom harita üzerinde bir noktaya işaret etti.
İşe arabayla giderim.
Yere uzanın.
Saate bak.
- Yıldızlara bak.
- Yıldızlara bakın.
- Yıldızlara bakınız.