Examples of using "«много" in a sentence and their turkish translations:
Sık sık okuyan ve sık sık dolaşan çok görür ve çok bilir.
- Tom çok küfür ediyor.
- Tom çok söver.
- Tom çok küfreder.
Birçok ağaç yıkıldı.
- Ne kadar para?
- Çok fazla para mı?
Çok seyahat eder misin?
- Çok su gerekli.
- Bol su gerekli.
Çok sebze yiyin.
O çok fazla sigara içiyor.
Ben çok okurum.
Burada epey insan var.
Çok bilen çok yanılır.
Çok okuyan çok bilir.
Çok yer misin?
Biz çok pratik yaparız.
Sen sıkı çalıştın.
Ben çok ağladım.
Çok şey kaçırdım mı?
Çok içtin mi?
Çok yemek yedin mi?
Çok su iç.
Yıllar yıllar önce, yaşlı bir adam yaşarmış.
sınırsız olasılık var.
Çok parıltı var.
Yapılacak çok iş var.
Bu çok fazla!
Birçok oda var.
O çok mu?
bu uzun bir zaman,
Birçok seçenek var.
Birçok yabani ot var.
Tom bir sürü fotoğraf çekti.
Çok sayıda ağaç kesildi.
Ben bir sürü kitap okudum.
Bir sürü kural var bir sürü teori var salak
Bunu çok ama çok uzun zaman önce öğrenmiştim.
Birçok ağaç kesildi.
Yapacak çok iş var.
Birçok kişi yaralandı.
Hayatta birçok gizemler vardır.
Siz çok çalışıyorsunuz.
Pek çok hata yaptın.
Çok arkadaşın var mı?
Çok şey biliyorsun.
Çok fazla konuşuyorsun.
Tom'un çok hobisi var.
Sen çok fazla içtin.
Ben çok para biriktirdim.
Bugün çok çalıştım.
Çok çalışmak zorunda kalacaksın.
Senin önünde bir sürü işin var.
Çok fazla satın almayın.
Çok çalışmak zorunda kalacaksın.
Çok fazla para harcıyorsun.
Odada bir sürü kız var.
Bu ayı, bol miktarda fıstık ve meyve tüketiyor olmalı
Tadı oldukça kötü ama... ...İyi protein, iyi enerji.
Ya daha birçok olayımız var ama bir çok
- Birçok kitabın var.
- Çok sayıda kitabın var.
Sorun çok tartışıldı.
Çok arkadaşın var mı?
O, birçok şiir yazdı.
Ben çok fotoğraf çekmedin.
Onların pek çok arkadaşı var.
Bir sürü zaman boşa gitti.
O çok fazla sigara içiyor.
- Çok içki içtik.
- Çok alkol aldık.
- Parkta bir sürü kişi var.
- Parkta çok insan var.
- Çok fazla zamanımız var.
- Çok zamanımız var.
"Burada kaç kez yemek yedin?" "Pek çok, pek çok kez."
Bir sürü arkadaşın var.
Çok fazla okuyorsun.
Çok eksik değilsin.
Tom çok okurdu.
Bugün çok çalıştım.
Tom birçok ziyaretçi alıyor mu?
Bugün burada bir sürü insan var.
- O çok fazla konuşuyor.
- O çok fazla konuşur.
Birçok şey oldu.
Orada bir sürü insan vardı.
Onun yapacak bir sürü işi var.
Ann'in birçok arkadaşı var.
O, dün çok içti.
Ben çok fazla biliyordum.
Yapacak çok işin var mı?
Birçok dergi okudum.
Çok fazla içiyorsun.
Sen çok soru soruyorsun.
Çok fazla düşünüyorsun.
Çok paran var mı?
- Ben bir sürü et yedim.
- Çok et yerim.
Makineler çok elektrik kullanır.
Günlerce yağmur yağdı.
Çok fazla sigara içmeyin.
Tom bir sürü soru sordu.
Tom çok hata yaptı.
Yapacak birçok acil şey var.