Examples of using "заметил»" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir model fak ettim.
Tom onu fark etti.
Onu fark ettim.
Tom bir değişiklik fark etti.
Bir değişiklik fark ettim.
Tom fark etti.
Tom fark etti mi?
Fark ettim.
Hiç kimse sana bildirmedi.
O, değişikliği fark etmedi fakat ben ettim.
Kimse fark etmedi.
Tom fark etti mi?
Tek fark eden Tom.
Ben bunu fark etmedim.
Hiç kimse onu fark etmedi.
Kimse onu fark etmedi.
Kimse Tom'u fark etmedi.
Tom değişimi fark etmedi.
Fark etmemiştim bile.
Hiç kimse bizi fark etmedi.
Hiç kimse onları fark etmedi.
Hiç kimse beni fark etmedi.
Fark eden tek kişi ben değilim.
Köpek balığını... ...fark ettim.
Onu fark ettin mi?
Fark etmemiştim.
Tom farkı fark etti.
Farkı fark ettim.
Fark eden tek kişi sensin.
Başka biri bunu fark etti mi?
Ben sadece onu az önce fark ettim.
- Onu şimdi fark ettim.
- Onu az önce fark ettim.
Onu fark etmedim bile.
Tom bir farkı fark ettiğini söyledi.
O, onun mahcubiyetini fark etti.
Namie Amuro gözüme ilişti.
O hemen fark etti.
Ben de bunu fark ettim.
Biri bunu fark etti mi?
O, uzakta bir gemi belirledi.
Tom Mary'nin hatasını fark etti.
Kimse beni fark etmedi.
Yazım hatası fark ettiğin için teşekkürler.
Değişikliği fark etmedi.
Ben hiçbir şey fark etmedim.
Tom fark etmemişti bile.
Tom bunu fark etmedi.
Tom, Mary'yi fark etmemişti.
Kimse fark etmedi bile.
Tom beni fark etmedi.
Kimseyi fark etmedim.
Tom birkaç değişiklik fark etti.
Tom birkaç farkı fark etti.
Görünüşe göre hiç kimse fark etmedi.
Fark etmemiştim bile.
Tom fark etmezdi.
Umarım Tom fark etmemiştir.
Benim varlığımı fark etti.
Bunu fark etmedim.
Tom cüzdanının kaybolduğunu fark etti.
Gözlenmekte olduğumu fark ettim.
Bunu ne zaman fark ettin?
Tom Mary'nin kolundak bileziği fark etti.
Tom ne olduğunu fark eden tek kişiydi.
Bu gözlemi yapıyor:
Cidden mi? Ben fark etmedim.
O, masanın üstündeki bir mektubu fark etti.
Hiç kimse onun yokluğunu fark etmedi.
Tom Mary'nin aksadığını fark etti.
Onu düne kadar fark etmedim.
Yokluğumu kimse fark etmedi mi?
Dikkatli bir okuyucu hatayı fark ederdi.
Onun varlığının bilincinde değildi.
Tom, Mary'yi fark etti.
Tuhaf bir şey fark etmedim.
Şüpheli bir şey fark etmedim.
Tom, Mary'nin ağladığını fark etti.
Şüpheli bir şey fark ettin mi?
Tom herhangi bir değişiklik fark etmedi.
Tom gözetleme kamerasını fark etmedi.
Tom halı üzerinde kan fark etti.
Tom Mary'nin sargılı bileklerini fark etti.
Onun durduğunu gördüm.
Onun varlığının bilincinde değildim.
Bir çocuk bile farkı fark ederdi.
Başka kimse bunu fark etti mi?
Tom beni fark etmemişti bile.
Tom muhtemelen onu fark etmedi.
Tom şüpheli bir şey fark etmedi.
Herhangi bir sorun fark etmedim.
Tom fark etti.
Tom'un gittiğini fark ettin mi?
Onları fark etmedim bile.
Onu hiç fark etmedim bile.
Tom Mary'nin orada olduğunu fark etti.
O, şüpheli bir şey fark etti mi?
Tom'u hemen gördüm.
Olağan dışı bir şey fark etmedim.
Fotoğraf fark ettiğin ilk şey.