Examples of using "страха»" in a sentence and their turkish translations:
O, korkudan titriyordu.
Kız korkudan titriyordu.
Korkudan titriyordum.
- Merak korkuyu yener.
- Merak korkudan güçlüdür.
Korkudan ölebilir misin?
Korku... ...ve hayret dolu...
O insanlar korkmadan canı pahasına
Korkudan beti benzi attı.
O, korku nedir bilmez.
Korkudan titriyorum.
Tom korkudan sindi.
Korku dağlar için köstebek yuvaları alır.
Bu korku için bir neden yok.
Korku içinde titremeye başladı.
Tom korkuyla titriyordu.
Bacakları korkudan titriyordu.
O oğlan hiç korku göstermedi.
Korkudan yüzü kireç gibi oldu.
Oğlu korkuyla titredi.
o zaman anksiyete alanındadırlar.
Korku olmazsa aptalca şeyler yaparız.
Yoksa bilinmeyenden korku mu?
korku ve ümitsizlik hissetmek için iyi gerekçeler var
Korkuyorum.
Çocuk korkudan felç oldu.
O, korku yüzünden ele geçirilmiştir.
O korku ve suçlama olmadan bir asalet şövalyesidir.
ki biz bu bölgeye "korku bölgesi" ya da "yılgınlık bölgesi" diyoruz,
Onun korkudan benzi sarardı.
korku yaratan herhangi bir şey hissederseniz
Aynı zamanda daha az korku ve suçluluk hissedeceklerinden
korku, suç ve stres seviyeleri düşmeye başladı.
Bana cesaretin korkunun olmayışı değil,
Korkmadan ıssız patikalardan yürüyebiliyorken
Tedbirden vazgeçmeden, korkmadan ama hafife de almadan
Yüzü korkudan kireç gibi oldu sonra utançtan kızardı.
- Yalnız olan herkes diğer insanlardan korktuğu için yalnızdır.
- Yalnız olan her insan başkalarından korktuğu için yalnızdır.
bu hayal kırıklığı ve korku alanını itip ilerlemek,
Rahatsız etme korkusuyla sizi aramadım.
Korku onu susturdu.
- Hepimizin korkudan ödü bokuna karıştı.
- Hepimizin korkudan ödü patladı.
Ben o ülkenin tehlikeli olduğunu sanmıyorum. Sen oraya korkmadan gidebilirsin.