Translation of "“o”" in Hungarian

0.012 sec.

Examples of using "“o”" in a sentence and their hungarian translations:

O, o mudur?

Ez minden?

O o değil.

Nem ő az.

- O kim?
- Kim o?
- O kimdir?

- Ki ő?
- Kicsoda ő?

- O yenidir.
- O yeni.

- Az új.
- Új.

- O inatçı.
- O inatçıdır.

Ő makacs.

- O sarhoş.
- O sarhoştur.

- Részeg.
- Be van rúgva.

- O yaşlıdır.
- O yaşlı.

- Ő öreg.
- Öreg.
- Idős.

- O bekar.
- O evlenmemiş.

- Nem házas.
- Nem nősült meg.

- O, banyoda.
- O, banyodadır.

A fürdőszobában van.

- O Fransalıdır.
- O Fransalı.

Franciaországból származik.

- O, ağlıyordu.
- O ağlıyordu.

Sírt.

- O nedir?
- O ne?

Mi az?

- O kim?
- O kimdir?

- Ki ő?
- Ki az?
- Ő ki?
- Kicsoda ő?

- O doğru.
- O doğrudur.

Ez helyes.

- O iyi.
- O iyidir.

Ez jó.

- O kimdi?
- Kimdi o?

Ki volt az?

- O, cezalandırılacaktır.
- O cezalandırılacaktır.

Meg fogják büntetni.

- O, hasta.
- O hasta.

- Ő beteg.
- Beteg.

- O acımasız.
- O zalim.

Ez kegyetlen.

- O şerefsiz.
- O sahtekar.

Ez tisztességtelen.

- O çekici.
- O, çekici.

Vonzó.

- O akıllı.
- O akıllıdır.

Ő okos.

- O sabırsızdır.
- O sabırsız.

Türelmetlen.

- O nerededir?
- O nerede?

- Hol van?
- Hol van ő?
- Ő hol van?

- O Ateist'tir.
- O ateisttir.

Ő ateista.

O, o zaman buradaydı.

Akkoriban ő itt volt.

O, o gitarı seviyor.

Tetszik neki az a gitár.

- O beklenendi.
- O bekleniyordu.

- Erre számítottunk.
- Ez várható volt.

- O Arjantinli.
- O Arjantinlidir.

Argentin.

- O Çinli.
- O, Çinlidir.

- Kínai.
- Ő kínai.

- O dinlemiyor.
- O dinlemez.

Nem figyel rám.

O, o duruma alışıyor.

Hozzászokik ahhoz a helyzethez.

O, o zaman yorgundu.

Akkor már fáradt volt.

O, o şişeyi açamadı.

Nem tudta kinyitni azt a palackot.

- O burada.
- O, burada.

Itt van.

- O kim?
- Kim o?

- Ki az?
- Ki vagy?

- O Fransız.
- O Fransalı.

Ő francia.

- O genç.
- O gençtir.

- Ő fiatal.
- Fiatal.

- O tuvalettedir.
- O tuvalette.

WC-n van.

- O çakmaydı.
- O sahteydi.
- O bir imitasyondu.

Hamis volt.

O Tom'a benziyor ama o, o değil.

Hasonlít Tomira, de nem ő az.

O, o zaman bulaşık yıkıyordu.

Akkor épp mosásban volt.

- O şık.
- O modaya uygun.

Ő divatos.

O geldiğinde o parkta uzanıyordu.

Amikor eszméletre tért, a parkban feküdt.

- O dışarı gitti.
- O gitti.

Kiment.

- O, mutfaktadır.
- O, mutfakta.
- Mutfakta.

A konyhában van.

- O işe yaramaz.
- O beceriksiz.

Egy semmirekellő!

- O çalışmaz.
- O işe yaramaz.

Nem fog működni.

- O yiyor.
- O yemek yiyor.

- Ő éppen eszik.
- Eszik.
- Éppen eszik.

- O masada.
- O masanın üzerinde.

Az asztalon van.

- O aşağılayıcı.
- O küçük düşürücü.

Ez megalázó.

- O bir şairdir.
- O şairdir.

Ő költő.

O o zaman bir öğrenciydi.

Akkor tanuló volt.

O, o kadar uzak değil.

Nincs olyan messze.

O o kadar zor mu?

Ez olyan nehéz?

O, o kadar korkunç değil.

Nem olyan rémes.

O, o kadar tuhaf değil.

Nem olyan furcsa.

- O olmayacak.
- O meydana gelmeyecek.

- Ez nem fog megtörténni.
- Erre nem fog sor kerülni.
- Nem fog megtörténni.

O geldi, o gördü - ve o bir şey söylemedi.

Jött, látott és egy szót sem szólt.

- Neye benziyor?
- O neye benziyor?
- O nasıl?
- O nasıldır?

Milyen?

- O çoktan yapıldı.
- O yapıldı bile.
- O zaten yapıldı.

Már megtörtént.

O esnada

Akkoriban

O anda,

Ezen a ponton ismertem fel,

O nedenle...

Ezért...

O yüzden...

Tehát...

O muhteşemdi.

Mesés volt.

O, hamiledir.

- Terhes.
- Várandós.
- Állapotos.
- Babát hord a szíve alatt.

O tuhaf.

- Ez furcsa.
- Ez fura.

O huysuz.

Ő házsártos.

İşte o!

Itt van!

O, sırdır.

Ez titok.

O beyazdır.

- Ez fehér.
- Fehér.

O dağıldı.

Szétesett.

O kötüdür.

- Csúnya.
- Utálatos.

O depresyondaydı.

Depressziós volt.

O zekidir.

Eszes.

O kızardı.

Elpirult.

O gülümsedi.

Mosolygott.

O kaygısızdır.

Gondtalan.

O kilolu.

Ő túlsúlyos.

O, hastanededir.

- Ő kórházban van.
- Kórházban van.

O nüfuzludur.

Befolyásos.

O yalnızdır.

Egyedül van.