Examples of using "إنتاج" in a sentence and their turkish translations:
Bağışıklık tepkimizi değiştirerek
sürekli yeni yeni manyetik alanalar üretiyor.
daha fazla yiyecek yetiştirmemiz gerekiyor diyebiliriz.
Ve bu tür yetiştiricilik ise
Yaratıcı ve yenilikçi olmak, yeniden yaratmak bizim doğamızdadır,
Ama tek bir tanesi bir milyon incir üretebilir.
Buna benzer daha bir sürü komplo teorisi üretebiliriz
Ve kapalı çiftliklerde alanı, maksimum verimlilik için
bir saniye ya bu bildiğimiz elektrik üretimi
sistemin yeniden üretme kapasitesini riske atmış olurdunuz.
Güneş ışığı olmayınca yosunlar oksijen üretmeyi bırakıyor.
Fakat gıda üretimindeki en yeni buluşlardan biri;
üstelik motor kullanmadan elektriği doğal yolla üretebiliyorlardı