Translation of "الجميلة" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "الجميلة" in a sentence and their turkish translations:

مع هذه التكنولوجيا الجميلة

böyle güzel bir teknoloji varken

ودرجات الأزرق الجميلة في الخلفية.

ve arkadaki mavinin hoş katmanlarına dönelim.

هذا ما أعنيه بالأشياء الجميلة.

Bunlar işe yarar şeyler.

صعدوا على تلك "القوارب" الجميلة

o güzel 'kayıklara' binip gittiler

أريد أن أريك مدينتي الجميلة .

Sana güzel şehrimi göstermek istiyorum.

فتعلمت من تلك الحيوانات الهادئة الجميلة

Bu sakin, muhteşem hayvanlardan şunu öğrendim;

هذه هي الدراما الهشة الجميلة للحضارة.

Bu güzel, kırılgan uygarlık draması.

أود الحديث عن الأيام الجميلة الماضية.

Eski güzel günler hakkında konuşmak istiyorum.

ونخرجهم إلى المجتمعات وصُنع هذه الحدائق الجميلة،

ve bırakalım topluluklara ulaşıp bu güzel bahçeleri yapsınlar,

وتابع أن هناك زيادة في الطاقة الجميلة.

güzel enerji de artış var devam et demişti

هناك العديد من الحدائق الجميلة في لندن.

Londra'da birçok güzel park vardır.

هناك العديد من المباني الجميلة في المدينة.

Bu kasabada birçok güzel bina vardır.

زوجتي الجميلة كانت معي خلال هذه الرحلة كلها.

Güzel karım tüm bu yolculuk boyunca benimle birlikteydi.

- من تلك الفتاة الجميلة؟
- من تلك الفتاة اللطيفة ؟

O güzel kız kim?

اليابان مليئة بالمدن الجميلة. على سبيل المثال، كيوتو ونارا.

Japonya güzel şehirlerle doludur. Örneğin, Kyoto ve Nara.

‫ما يجعل تلك القاتلة الجميلة أكثر خطورة‬ ‫هو قدرتها على إخفاء نفسها.‬

Bu güzel katilleri daha da tehlikeli yapan kendilerini gizleme güçleri.

- كان سامي يحبّ الأشياء الرّفيعة في الحياة.
- كان سامي يحبّ الأشياء الممتازة في الحياة.
- كان سامي يحبّ الأشياء الجميلة في الحياة.

Sami hayatın güzel şeylerinden zevk alıyordu.