Examples of using "الحفر" in a sentence and their turkish translations:
Kazmaya devam edin.
kaçak kazılar
Fakat kazı yaptıktan sonra
Onu ellerimle kazarak çıkartabilirim.
Şu deliklerden aşağı bakalım.
zaman içinde yaptıkları kazılar dev çukurlar oluşturmuş.
Kendini bir çukurda bulursan kazmayı bırak.
Her kolunun dibinde, sert kabukları aşabilecek bir delici var.
Borodino katliamının ortasında Ney, Rus toprak işlerine yapılan saldırının ardından kolorduyla birlikte saldırıya geçti
Takip eden kanlı savaşta, Davout'un birlikleri, Fléches toprak işlerine önden saldırıyı yönetti.