Translation of "المنتزه" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "المنتزه" in a sentence and their turkish translations:

كان المنتزه مليئاً بالناس.

Park insanlarla doluydu.

هذا المنتزه يذكّرني بطفولتي.

Bu park bana çocukluğumu hatırlatıyor.

هناك بعض الأولاد في المنتزه.

Parkta bazı erkek çocukları var.

كم شخصًا رأيت في المنتزه؟

Parkta kaç kişi gördün?

لأني كنت أذهب لذات المنتزه لأنتشي،

çünkü o parkı ben de kafa bulmak için kullanıyordum

هذا المنتزه جميل و نظيف حقاً.

Bu park gerçekten güzel ve temiz.

كين و جو ذهبا إلى المنتزه ليلعبا التنس.

Ken ve Joe tenis oynamak için parka gittiler.

- هناك الكثير من الحيوانات في الحديقة.
- يوجد الكثير من الحيوانات في المنتزه.

Parkta çok sayıda hayvan vardır.