Examples of using "الهياكل" in a sentence and their turkish translations:
en eski ayakta kalan yapılardan da bir tanesi
yani artık kalabalığız yani yapılar inşa ediyoruz artık
ve bu yapılara zarar verdi ve 1.500'den fazla insanı yaraladı.
üstelik bu yapılar Sirius yıldızının konumuna göre yapılmış
yeni bir yol kazıyorlardı ve bir yığın iskelet, yaklaşık 50 tuhaf
dünyanın en önemli yapılarından sayılan Ayasofya şimdilerde yine tartışma konusu oldu
Tüm iskeletlerin kafaları kesilmişti ve analizler onların hepsinin erkek olduğunu, çoğunlukla