Examples of using "بلدٍ" in a sentence and their turkish translations:
Balık tutmaya ve inci satmaya dayanan bir ülkeden önemli bir küresel merkeze.
normal hayat Asmaa'nın en ünlü başkentlerinden birinde büyüdü
Depremlerin sık olduğu bir ülkede yaşıyor. Aynı zamanda şansınız da yok