Examples of using "جنوده" in a sentence and their turkish translations:
Tomris Hatun tarafından askerleriyle beraber yok edildi
Askerleri onu tanısın diye miğferini bile çıkarmıştı.
çünkü asker arkadaşları onu görünce gülüyordu
Tarihçilerin belirttiğine göre askerlerin gözlerinden yaşlar getirmişti ve onlara
ve sıkı bir görev yöneticisi olarak ününü sağlamıştır .
Yerine yenisini koyamayacağı deneyimli birliklerini kaybetmeyi göze alamaz.