Examples of using "شأنها" in a sentence and their turkish translations:
Benim kameramı yalnız bırakın.
Arabamı yalnız bırakın.
yatırım yapmaları için onlara fırsat veriyorum.
bir dizi hastalığın sebebi.
Nigbolu'nun hatıraları Batı Avrupa'nın Osmanlıları yüzyıllarca işgal etmesini engelledi
Ancak Fransa ve Burgundy komutanları başkent Edirne'yi işgal etmek için
O, bizim onu yalnız bırakmamızı istedi.
Fakat Romalı diktatör Hannibal'ın çıkmayı hedeflediği geçidi kapatacak olan 4.000 lejyoneri...