Translation of "صديقة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "صديقة" in a sentence and their turkish translations:

ليس لديّ صديقة.

Kız arkadaşım yok.

هل هي صديقة؟

- O bir arkadaş mı?
- O bir dost mu?

كانت لفاضل صديقة مسلمة.

Fadıl'ın Müslüman bir kız arkadaşı vardı.

كانت صديقة سامي تخونه.

Sami'nin kız arkadaşı onu aldatıyordu.

أن آخذ صديقة من منزل حبيبها

benim için biraz garip bir davranıştı.

دعوني أخبركم بقصة صديقة تدعى سارة

size Sarah adında bir arkadaşın hikâyesini anlatayım.

إنهم يستثمرون في أعمال صديقة للبيئة،

Çevre ile ilgili işlere yatırım yapıyorlar

- ليس لديه صديقة.
- ليس عنده حبيبة.

Hiç kız arkadaşı yok.

- أنا صديق روبرتس.
- أنا صديقة روبرتس.

Ben Robert'in bir arkadaşıyım.

كانت ليلى تعتبر سليمة صديقة لها.

Leyla, Salime'yi bir arkadaş olarak kabul etti.

الشهر الماضي، كنت أتحدث مع صديقة لي

Daha geçen ay, bir kadın arkadaşımla laflıyorduk

لدي صديقة قالت ذلك، عندما ولدت طفلتها،

Bir arkadaşım vardı, kızı doğduğu zaman

كانت أمّ سامي أعزّ صديقة لتلك الامرأة.

Sami'nin annesi o kadınla en iyi arkadaştı.

- أنا لدي صديق في إنجلترا.
- أنا لدي صديقة في إنجلترا.

İngiltere'de bir arkadaşım var.

جداً من ايران صديقة الصين ليعود الى الصين ويوقع معهم ما سمي

yakın olarak nitelendirilen Adel Abdul Mehdi, Çin'e dönmek için onlarla

في نفس العام ، تزوج ناي من Aglaé-Louise Auguié ، صديقة ابنة جوزفين Hortense ، وهي

gerçekleştirdiği 'Arabuluculuk Yasası'nı İsviçre'ye empoze etme hassas görevini verdi . Aynı yıl Ney, Josephine'nin kızı Hortense'nin arkadaşı olan ve