Translation of "عين" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "عين" in a sentence and their turkish translations:

كان عين ليلى مسودّة.

Leyla'nın bir gözü morarmıştı.

بأخذ ذلك في عين الاعتبار،

Şunu aklınızda tutun:

كان سامي قرّة عين أمّه.

Sami annesinin gözünün elmasıydı.

فسيسرق من يدك في غمضة عين.

bir anda yok olurdu.

‫كل عين تقيس المسافة على حدة،‬

İki gözü de mesafeyi ayrı ayrı ölçümlüyor.

توم عين ماري للقيام بهذه المهمة

Tom işi yapması için Mary'yi görevlendirdi.

صراعي هو ايجاد عين العاصفة بأفضل ما أستطيع.

Mücadelem; yapabildiğimin en iyisiyle onun merkezini bulmak.

مثلاً، يجب أن ناخذ الجينات في عين الإعتبار،

Mesela, genetik faktörleri de hesaba katmalıyız

في نفس العام ، عين نابليون بيرتييه وزيراً للحرب ،

Aynı yıl, Napolyon Berthier'i Savaş Bakanı yaptı ve

تستخدم أكيرا عين القاموس الذي استخدمه والدها وهو تلميذ.

Akira babasının bir öğrenci olarak kullandığı o aynı sözlüğü kullanıyor.

في ذلك اليوم، حقق الجيش الإسلامي انتصارًا كبيرًا في عين جالوت

O gün Müslüman Ordusu Ayn Calut'ta büyük bir zafer kazandı.

في ساحة المعركة في عين جالوت وحافظوا على الإسلام من الدمار...

Ayn Calut'ta İslamı yok olmaktan kurtaran adamlar.

عين دافوت وزيرا للحرب وحاكما لباريس: أدوار حيوية تتطلب إداريا بارعا

Davout, Savaş Bakanı ve Paris valisi yapıldı: parlak ve sadık bir yönetici gerektiren hayati roller

لكن قطز، الذي أصبح يعرف باسم "أسد عين جالوت"، لم يستمتع بهذا الانتصار

Fakat Ayn Calut'un Aslanı olarak anılan Qutuz bu zaferin tadını hiç çıkaramadı.