Examples of using "停止!" in a sentence and their turkish translations:
Ateş etmeyin.
- Karşı koymaktan vazgeç!
- Direnmeyi bırak!
Kabadayılığı bırak.
Lütfen onu hemen durdur.
Gazete okumayı bıraktı.
Homurdanmayı bırak.
Dur!
- Dur!
- Bırak!
Durmamı ister misin?
Sigara içmekten vazgeçmelisin.
Kendinizi bir aptal yapmaktan vazgeçin.
- Saat durdu.
- Saat stop etti.
Onu sigara içmekten vazgeçiremedim.
Ben sigara ve içki içmekten vazgeçtim.
Tom'u sevmekten hiç vazgeçmedim.
Kalbim atmayı bıraktı.
Dur, yoksa vuracağım.
Keşke hıçkırmayı durdurabilsem.
Keşke onlar dövüşmeyi bıraksalar.
Tom Mary'nin çalışmayı bırakmasını istedi.
Savaşı nasıl ortadan kaldıracağız ?
Ken konuşmayı durdurdu ve yemek yemeğe başladı.
Beni görünce ansızın konuşmayı kestiler.
- Böyle şekerli dondurma yemeyi bırakmam lâzım.
- Böyle tatlı dondurma yemekten vazgeçmeliyim.
Kazadan sonra, Tom paten yapmayı durdurmaya karar verdi.
Hayat hiç bitmez fakat dünyadaki hayat biter.
Dünya dönmeyi durdursa,ne olacağını tahmin edersin?
Bu işlem hemen durdurulmalı, yoksa sunucu çökecek.
Kavşaktaki dur işaretini göremedi ve gelen bir arabaya vurdu.