Translation of "Islamitische" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Islamitische" in a sentence and their turkish translations:

Ik heb een islamitische buurman.

Müslüman bir komşum var.

Het is een islamitische naam.

Bu bir Müslüman ismi.

Sami's islamitische naam is Abdullah.

Sami'nin Müslüman adı Abdullah'tır.

Draagt jouw vrouw de islamitische hoofddoek?

- Eşin başörtüsü takıyor mu?
- Eşinizin başı kapalı mı?

De Koran is het islamitische heilige boek.

İslam'ın kitabı Kuran'dır.

Het lijkt erop dat hier een paar islamitische restaurants zijn.

- Bu civarda birkaç tane Müslüman lokantası var galiba.
- Görünüşe göre bu civarda bir iki tane Müslüman restoranı var.

Layla leerde Salima hoe ze haar islamitische hoofddoek moest dragen.

- Leyla Selime'ye başörtüsü takmayı öğretti.
- Leyla Selime'ye nasıl başörtüsü bağlanacağını öğretti.

Sami was aan het praten met een groep islamitische studenten.

Sami bir grup Müslüman öğrenciyle konuşuyordu.

Layla liet Salima zien hoe ze haar islamitische hoofddoek moest dragen.

- Leyla Selime'ye başörtüsü takmayı gösterdi.
- Leyla Selime'ye nasıl başörtüsü bağlanacağını gösterdi.

Er waren veel islamitische kinderen op de school waar Sami naartoe ging.

Sami'nin gittiği okulda çok sayıda Müslüman çocuk vardı.

Sami ging naar Saoedi-Arabië voor de traditionele islamitische pelgrimstocht van hadj.

Sami geleneksel Müslüman haccı için Suudi Arabistan gitti.

Layla bekeerd zich tot de islam en begon de islamitische hoofddoek te dragen.

- Leyla İslam'a geçti ve Müslüman başörtüsü takmaya başladı.
- Leyla Müslüman olup başörtüsü takmaya başladı.