Examples of using "220" in a sentence and their turkish translations:
- Fırını önceden 220 °C'ye ısıtın.
- Fırını önceden iki yüz yirmi dereceye getirin.
Kule, 220 metre kadar yüksek.
220 sayfalık bir kitabı okumak Tom'un 7 saatini aldı. 280 sayfalık bir kitabı okumak Mary'nin 9 saatini aldı. Kitapları okumada kim daha hızlı?