Examples of using "Castles" in a sentence and their turkish translations:
Kaleleri severim.
Bu üsler Orta Çağ'ın ilk kaleleriydi.
Eski kaleler ziyaret etmeye değerdir.
Kendi kendine gelin güvey oluyorsun.
İspanya kaleler ülkesidir.
O kendi kendine gelin güvey oluyor.
Birçok kale bir hendekle çevrilidir.
Çoğu kalelerin onları çevreleyen bir hendeği vardır.
Avrupa'da birçok Orta çağ kaleleri vardır.
Avrupa'da birçok eski şato vardır.
- Bütün gün boşa kürek salladı.
- Kendi kendine gelin güvey oldu.
- Olmayacak duaya amin dedi.
Planım İskoçya'daki eski kaleleri ziyaret etmektir.
Kuzey Almanya'da bir sürü güzel kaleler var.
- Çocuklar kumsalda kumdan kaleler inşa ediyorlar.
- Çocuklar plajda kumdan kaleler yapıyor.
Çocuklar sahilde kumdan kaleler inşa ediyorlar.
O 60 yaşında ve hala sahilde kumdan kaleler inşa eder.
Orta Çağ Avrupa'sında kaleler sadece savaşa değil topluma da hakimdi.
Tom ve Mary birlikte kum havuzunda oynadılar ve kum kaleler yaptılar.
Rehber ve Amerikalı turistler, Loire Vadisi kalelerini ziyaret edecekler.
O yürürken onun beyni yüzlerce harika şeyler planlamakla, yüzlerce hayaller kurmakla meşguldü.
Bakın, benim sahip olduklarım sadece bu iki kale, yüz hektar arazi, altı araba, dört yüz baş sığır ve yirmi koşu atı...