Examples of using "Cookie" in a sentence and their turkish translations:
- O zor biri.
- O bir çetin ceviz.
Biri içki içiyor.
Bir kurabiye ye.
Bir kurabiye daha al.
Bir kurabiye al.
Tom bir kurabiye aldı.
Cookie'nin yürüyüşe ihtiyacı var.
Cookie, Tom'un yüzünü yaladı.
Cookie benim köpeğimdir.
Cookie macera hikayelerini sever.
Cookie Kate'nin üzerinden atladı.
O güçlü ve mücadeleci kimse.
O bir çetin ceviz.
Cookie sahibinden nefret ederdi.
Tom benim kurabiyemi yedi.
Bebek Kate tarafından yetiştirildi.
Tom'un köpeğinin adı Cookie.
- Tom, köpeğine Cookie ismini verdi.
- Tom, köpeğine Cookie ismini koydu.
Bir kurabiye istedin mi?
Bir kurabiye istemiyor musun?
Bir kurabiye alabilir miyim?
Kurabiye kavanozu boştu.
- Tom inatçı ve kararlı bir kimse.
- Tom çetin ceviz.
- Tom çetin cevizdir.
- Tom bir çetin ceviz.
O bir çetin ceviz.
Tom bir kurabiye için uzandı.
Kedimize Cookie adını verelim.
Tom hemstırına Cookie adını verdi.
Köpeğimin adını Cookie koydum.
- Geriye kalan tek bir kurabiye.
- Geriye tek bir kurabiye kaldı.
Tom kedisine Cookie adını verdi.
Cookie bir tedavi köpeğidir.
Onlar köpeklerine Cookie adını verdiler.
Anne! Tom benim kurabiyemi yedi!
Anne, Tom benim kurabiyemi yedi.
Bir kurabiye ister misin?
Bir kurabiye daha ister misin?
Bisküvi masanın altındadır.
Bir kurabiye ister misin?
Onlar köpeğe Cookie adını verdi.
Onlar köpeği Cookie diye adlandırdı.
Biz köpeğimize Cookie adını verdik.
Tom yavru köpeğine Cookie adını verdi.
Şimdi şans kurabiyeni aç.
Benim köpeğimin adı Cookie'dir.
Bir tane daha kurabiye yiyebilirsin.
- Kediye Cookie ismini verdik.
- Kediye Kurabiye adını koyduk.
Masanın altında bir kurabiye var.
asla ama asla geri çevirmiyorum.
Hayat böyle işte.
Tom'un Cookie adında bir köpeği var.
Cookie adında bir kedim vardı.
Benim Cookie adında bir köpeğim vardı.
Cookie adında bir hemstırım vardı.
Cookie kuyruğunu salladı ve havladı.
Cookie adında bir kedim var.
Eski köpeğine Cookie adı verilmedi mi?
Cookie denilen bir erkek kedim var.
Cookie 5 yaşın altındadır.
Cookie çok kibar bir köpekti.
Cookie uykusunda döndü.
Son kurabiyeyi yedin mi?
Artık kurabiye yiyemezsin.
Tom bir kurabiye aldı.
Tom köpeğinin adının Cookie olduğunu söyledi.
Cookie Kate'ten on yaş daha gençtir.
Tom köpek yavrusuna Cookie adını vermek istedi.
Bir çörek ya da bir şey ister misin?
Köpeğine neden Cookie adını verdin?
Köpeğime Cookie adını vereceğim.
Tom'un Cookie adında evcil bir maymunu vardı.
O kurabiyeyi yiyecek misin?
Cookie köpek mi yoksa kedi mi?
Umarım köpeklerine Cookie adını verirler.
O bisküviyi kutuya geri koy!
Bu benim en sevdiğim zencefilli kurabiye tarifim.
Tom ve Mary her biri bir kurabiye aldı.
Lebkuchen geleneksel Alman Noel kurabiyesidir.
Hey, bana bir kurabiye verir misin?
Tom, Cookie için bir köpek evi yaptı.
O kurabiyeyi yemeyecek misin?
Tom ve ben her birimiz bir kurabiye aldık.
Neden köpeğe Cookie ismini vermiyoruz?
Cookie bütün köpeklerin en şirini.
Cookie için bir köpek kulübesi yapacağım.
Tom bana kurabiye teklif etti ama ben reddettim.
Cookie'yi yürüyüşe çıkardın mı?
İnşallah köpeklerine Cookie adını koymazlar.
Tom benim kurabiyelerimi yedi.
Cookie bir köpek için iyi bir isim.
İşte hayat böyle.
Tom kurabiyeden bir ısırık aldı.
Bir kurabiye masanın altındadır.
Birisi kurabiye kavanozundaki bütün kurabiyeleri yedi.
Cookie bir kedi için iyi bir isim olurdu.
Oğlumu kurabiye kavanozundan çalarken yakaladım.
Cookie bir köpek için öyle güzel bir isim değil.
Tom annesinin yulaf ezmeli kurabiye tarifini Mary ile paylaştı.