Translation of "Cucumbers" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Cucumbers" in a sentence and their turkish translations:

I like cucumbers.

Salatalığı severim.

Slice the cucumbers.

- Salatalıkları dilimle.
- Salatalıkları dil.

- Tom hardly ever eats cucumbers.
- Tom almost never eats cucumbers.

Tom neredeyse hiç salatalık yemez.

Cucumbers are related to watermelons.

Salatalıklar karpuzlarla aynı ailedendir.

Tom almost never eats cucumbers.

- Tom hemen hiç salatalık yemez.
- Tom neredeyse asla salatalık yemez.

This is why girls love cucumbers.

Kızların salatalık sevmesinin nedeni budur.

Tom grows tomatoes, cucumbers and lettuce.

Tom domates, salatalık ve marul yetiştirir.

Slice the cucumbers as thinly as possible.

Salatalıkları mümkün olduğunca ince doğra.

I don't eat cucumbers without peeling them.

Salatalığı soymadan yemem.

Germans have been warned not to eat cucumbers.

Almanlar salatalık yememeleri konusunda uyarıldı.

We have squash, tomatoes, cucumbers, carrots, okra and potatoes.

Bizim kabak, domates, salatalık, havuç, bamya ve patatesimiz var.

Cucumbers, spinach, broccoli and onions are considered non-starchy vegetables.

Salatalıklar, ıspanak, brokoli ve soğanlar nişastalı olmayan sebzeler olarak kabul edilirler.

I don't understand why cats are so terrified of cucumbers. Perhaps they know something we don't.

Kedilerin neden salatalıktan korktuğunu anlamıyorum. Belki de bilmediğimiz bir şeyi biliyorlardır.