Translation of "Cult" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Cult" in a sentence and their turkish translations:

That's a Jewish cult.

O bir Yahudi kültü.

Sami founded a cult.

- Sami bir kült kurdu.
- Sami bir tarikat kurdu.

Sami left Farid's cult.

- Sami, Ferit'in kültünü terk etti.
- Sami, Ferit'in tarikatını terk etti.

Sami abandoned the cult.

Sami kültü terk etti.

Sami left the cult.

- Sami tarikattan ayrıldı.
- Sami tarikatı terk etti.

Tatoeba is not a cult.

Tatoeba bir tutku değildir.

What is a religious cult?

Dini tarikat nedir?

I am in a cult.

- Ben bir tarikattayım.
- Ben bir kültteyim.

Sami remained in the cult.

Sami tarikatta kaldı.

Sami's cult continues to operate.

Sami'nin tarikatı çalışmaya devam ediyor.

Tom joined a religious cult.

- Tom bir dinî tarikata girdi.
- Tom tarikata katıldı.

Tom joined a UFO cult.

- Tom bir UFO tarikatına girdi.
- Tom bir uzaylı tarikatına katıldı.

Tom thought the cult seemed suspicious.

Tom mezhebin şüpheli göründüğünü düşünüyordu.

This film is a cult classic.

Bu film bir kült klasik.

Sami never heard of that cult.

Sami o tarikatı hiç duymadı.

Sami started a cult in Egypt.

- Sami, Mısır'da bir kült kurdu.
- Sami, Mısır'da bir tarikat kurdu.

Sami was devoted to the cult.

Sami kendini kültüne adamıştı.

Tom was excommunicated from the cult.

- Tom tarikattan atılmıştı.
- Tom tarikattan aforoz edilmişti.

- Is it true that Tom joined a cult?
- Is it true Tom joined a cult?

Tom'un bir tarikata katıldığı doğru mu?

Sami was a member of Farid's cult.

- Sami, Ferit'in kültünün bir üyesiydi.
- Sami, Ferit'in tarikatının bir üyesiydi.

Sami was the leader of a cult.

- Sami bir kültün lideriydi.
- Sami bir tarikatın lideriydi.

It's not a genuine religion. It's a cult.

Bu gerçek bir din değil. Bu bir tarikat.

Sami is an ex-member of the cult.

- Sami, kültün eski bir üyesidir.
- Sami tarikatın eski üyesidir.

What's the difference between a religion and a cult?

Bir dinle bir tarikat arasındaki fark nedir?

Someone told me that Tom had joined a cult.

Birisi bana Tom'un bir tarikata katıldığını söyledi.

Sami was a member of the cult for 16 years.

- Sami 16 yıldır kültün bir üyesiydi.
- Sami 16 yıldır tarikatın bir üyesiydi.

Sami considers Layla an enemy because she left his cult.

Sami, tarikatı terk ettiği için Leyla'nın düşman olduğunu düşünüyor.

Everyone in this cult wears orange clothes, just like in jail.

Bu tarikattaki herkes, hapishanedekiler gibi turuncu giysiler giyer.

A cult member attempted to assassinate the queen with poisoned fruit.

Bir kült üyesi zehirlenmiş meyve ile kraliçeye suikast girişiminde bulundu.

That religious cult has got some pretty off the wall ideas.

O dini mezhebin bazı acayip fikirleri var.

If everything works out well, I'll be kidnapped by a cult.

Her şey yolunda giderse bir kült tarafından kaçırılacağım.

Sami continued to believe in the teachings of Farid Bakir and his cult.

Sami, Ferit Bekir ve tarikatının öğretilerine inanmaya devam etti.