Translation of "Departure" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Departure" in a sentence and their turkish translations:

- What is the departure time?
- What's the departure time?

Hareket saati nedir?

The departure is tomorrow.

Kalkış yarın.

Prepare for immediate departure.

Acil kalkış için hazırlanın.

Please prepare for departure.

Kalkış için hazırlanın lütfen.

He made an abrupt departure.

O ani kalkış yaptı.

He got ready for departure.

O, kalkış için hazırlandı.

We've been cleared for departure.

Kalkış için temizlendik.

When is the next departure?

Bir sonraki kalkış ne zaman?

- Tom put off his departure till Sunday.
- Tom postponed his departure till Sunday.

Tom pazara kadar gidişini erteledi.

- Tom decided to postpone his departure.
- Tom has decided to put off his departure.

Tom gidişini ertelemeye karar verdi.

- He decided to postpone his departure.
- He decided he would put off his departure.

Gidişini ertelemeye karar verdi.

He prepared for his imminent departure.

Yakın zamandaki gidişi için hazırlandı.

She informed me of her departure.

Gidişinden beni haberdar etti.

Her sudden departure surprised us all.

Onun ani ayrılışı hepimizi şaşırttı.

We have to postpone our departure.

Gidişimizi ertelemek zorundayız.

Gate closes 20 minutes before departure.

Kapı ayrılmadan 20 dakika önce kapatılır.

I informed her of my departure.

Onu gidişimden haberdar ettim.

He decided to postpone his departure.

Gidişini ertelemeye karar verdi.

The train's departure will be delayed.

Trenin kalkışı ertelenecek.

He has postponed his departure until tomorrow.

Yarına kadar gidişini erteledi.

He put off his departure till Sunday.

Gidişini Pazara kadar erteledi.

He advanced his departure by two days.

Gidişini iki gün erteledi.

He decided to put off his departure.

O kalkışını ertelemeye karar verdi.

Have you arranged things for our departure?

Kalkışımız için bir şeyler düzenledin mi?

We put off the departure till tomorrow.

Kalkışı yarına kadar erteledik.

Tom postponed his departure for three days.

Tom ayrılışını üç gün erteledi.

Let me know your departure in advance.

Ayrılışınla ilgili olarak beni önceden bilgilendir.

Tom put off his departure till Sunday.

Tom pazara kadar gidişini erteledi.

May I know the date of you departure?

Ayrılış tarihinizi öğrenebilir miyim?

We postponed our departure because of the storm.

Gidişimizi fırtına yüzünden erteledik.

Tom and Mary had to postpone their departure.

Tom ve Mary dönüşlerini ertelemek zorunda kaldılar.

- I regret your departure.
- I'm sorry you've gone.

Gittiğine üzüldüm.

Tom has decided to put off his departure.

Tom gidişini ertelemeye karar verdi.

For various reasons, the departure will be postponed.

Çeşitli nedenlerle kalkış ertelenecek.

- The heavy snow made them put off their departure.
- They put off their departure due to the heavy snow.

Yoğun kar yağışı nedeniyle onlar kalkışını erteledi.

I will put off my departure if it rains.

Yağmur yağarsa gidişimi ertelerim.

He suggested that we should put off our departure.

O, gidişimizi ertelememiz gerektiğini önerdi.

Do you know why he put off his departure?

Ayrılışını niçin ertelediğini biliyor musun?

The weather getting worse, the departure was put off.

Hava kötüleştiği için, kalkış ertelendi.

The heavy rain made them put off their departure.

Şiddetli yağmur, onların kalkışını erteledi.

There are no other choices than postponing our departure.

Gidişimizi ertelemekten başka seçeneğimiz yok.

Due to the worsening weather, the departure was delayed.

Kötüleşen hava nedeniyle kalkış ertelendi.

We put off our departure because of the rain.

Kalkışımızı yağmur nedeniyle erteledik.

The heavy snow made them put off their departure.

Yoğun kar onların kalkışını erteletti.

Don't put off your departure on account of me.

Ayrılışınızı benim yüzümden geciktirmeyin.

Please fasten your seat belts and prepare for departure.

Lütfen emniyet kemerlerinizi bağlayın ve kalkış için hazırlanın.

Could you change the departure date for this ticket?

Bu bilet için ayrılış tarihini değiştirebilir misiniz?

The train driver signals the departure with his whistle.

Tren sürücüsü, düdüğüyle kalkışın sinyalini verdi.

All the arrangements should be made prior to our departure.

Tüm düzenlemeler bizim kalkmadan önce yapılmalıdır.

The bad weather delayed the plane's departure by two hours.

Kötü hava uçağın kalkışını iki saat geciktirdi.

The departure of my plane had a two-hour delay.

Uçağımın kalkışında iki saat gecikme oldu.

His departure means that there will be peace in the house.

Onun ayrılması evde huzur olacak anlamına gelir.

The guests prepared for their departure and packed their suitcases noisily.

Konuklar gidiş için hazırlandılar ve valizlerini gürültüyle paketlediler.

You have to put off your departure for England till next week.

Gelecek haftaya kadar İngiltere'ye gidişini ertelemek zorundasın.

It was raining so hard that we had to put off our departure.

O kadar şiddetli yağmur yağıyordu ki gidişimizi ertelemek zorunda kaldık.

Be sure to check in at least 45 minutes prior to departure time.

Kalkış saatinden en az 45 dakika önce giriş yaptığınızdan emin olun.

Rooms should be left vacant by eleven a.m. on the day of departure.

Odalar, ayrılış gününde saat on bire kadar boş bırakılmalıydı.

Because of the bad weather, the plane's departure was delayed by two hours.

Kötü hava yüzünden, uçağın kalkışı iki saat ertelendi.

- Her behavior was a departure from the normal.
- Her behaviour was out of the ordinary.

Davranışı sıradışıydı.

In China, you have to go to the departure station and buy train tickets there.

Çim'de, hareket istasyonuna gitmek ve tren biletleri orada almak zorundasın.

If it should rain tomorrow, I will put off my departure till the first fine day.

Eğer yarın yağmur yağarsa, yola çıkışımı ilk iyi güne kadar erteleyeceğim.

If the opposition were to win, it would not entail a radical departure from current policies.

Muhalefet kazanmış olsaydı mevcut politikalardan keskin bir çıkış gerektirmezdi.