Examples of using "Eerie" in a sentence and their turkish translations:
Bu ürkütücü bir melodi.
O sadece ürkütücü hissediyor.
Ürkütücü bir sessizlik vardı.
Bazı semboller ürkütücü şekilde ortak özelliklere sahip.
Ürkütücü bir sessizlik havayı umutsuzlukla doldurdu.
Bu ürkünç ışık, insan gözüyle görülmüyor.