Examples of using "Fright" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un sahne korkusu var.
Beni korkuttun.
İnsanlar korkuyla doluydu.
Korkudan ölebilirdim.
Ben gerçek bir korku yaşadım!
- Tom korkudan solgunlaştı.
- Tom korkudan sarardı.
- Tom korkuyla sarardı.
Tom sahne korkusundan muzdarip.
At ürküp fırladı.
Bazen sahne korkunuz oluyor mu?
Bir ahtapot korktuğunda mürekkep atar.
Pire için yorgan yakma.
Kapıyı açtığımda ne biçim korktum!
Oğlan bir hayalet gördüğünde korkudan düştü.
Anne ezici bir sahne korkusu saldırısının kurbanıydı.
Arkasını dönüp hızlıca kaçtı, çok korktu.
İşte o zaman yuvasını terk etti ve çok korktu.
İlk başta sahne korkum vardı, ama çabucak atlattım.
O sadece korktu, yaralı değil.
Pire için yorgan yakma.