Examples of using "Growling" in a sentence and their turkish translations:
Midem gurulduyor.
Tom homurdayan köpeğe yaklaştı.
Tom'un köpeği Mary'ye hırlamaya başladı.
Sami'nin köpeği havlayıp hırlamaya başladı.
Ama gece daha yeni başlıyor.
Toplantı sırasında karnım guruldamaya başladı. Bu utanç vericiydi.
Hayvanın hırladığını görebiliyordum, o hırlama hâlâ kulaklarımda.