Examples of using "Gut" in a sentence and their turkish translations:
İçgüdüne güven.
Onları nerede temizledin?
Sami'nin, bağırsaklarına güvenmesi gerek.
Pekâlâ, hemen temizleyelim.
Bunu hissedersiniz.
içgüdüsel kararlar vermekte rahattırlar.
İçgüdüne güvenmelisin.
Onun olmayacağına dair içgüdüsel bir hissim var.
Bu hafta, özellikle savunmasız toplumlarda
Tom Mary'ye bir balığı nasıl temizleyeceğini gösterdi.
Benim içgüdüm bana Tom'un yalan söylediğini söylüyor.
Tom içgüdülerini izledi.
Beynim evet diyor ama bağırsağım hayır diyor.
Beynim hayır diyor ama bağırsağım evet diyor.
Onları nerede temizledin?
Tom'un bir şey sakladığına dair içimde bir ses var.
Benim içgüdüsel hissim Tom'un yarın gelmeyeceğidir.
Bağırsaklarında yaşayan bakterilerle arkadaş olmalısın.
Yıllarca süren aşırı içki John'da bir bira göbeği yaptı.
Tom'un sınavı geçmeyeceğine dair içgüdüsel bir sezgim var.
İçgüdülerinle birlikte git.
Sanki karnıma bir çatal saplamıştı