Examples of using "Injustice" in a sentence and their turkish translations:
Adaletsizlik adaletsizlik doğurur.
Adaletsizlik istemiyorum.
Bu bir haksızlık!
Haksızlığa karşı haykır!
burada olmalarından dolayı çok mutluyuz.
Bir haksızlık giderildi.
Bu korkunç bir haksızlık.
Haksızlığa karşı yüksek sesle konuşmalısın.
Onlar bunun büyük bir haksızlık olduğunu düşündüler.
Kuzey Afrikalıların adaletsizliğe ve zulme tahammülü yoktur.
Herhangi bir yerdeki adaletsizlik her yerdeki adalet için bir tehdittir.
Onlar bunu büyük bir haksızlık olarak düşünecekler.
Bu adaletsizliği nasıl durdurabiliriz?
Adaletsizlikten, anlayışsızlık ve haddi aşmaktan asla sakınmayın. Akıl galip gelecektir.
Çin yemeği yiyor ve bu adaletsizlik hakkında konuşuyorduk,
Keşke oluşan adaletsizliği çözebilsem. Ne yazık ki bu mümkün değil.
Adaletsiz durumlarda tarafsızsanız, zalimin tarafını seçmişsinizdir.