Translation of "Obligation" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Obligation" in a sentence and their turkish translations:

I have another obligation.

Başka bir zorunluluğum var.

He fulfilled his obligation.

O, yükümlülüğünü yerine getirdi.

We still have an obligation.

Hâlâ bir zorunluluğumuz var.

You have no obligation to help.

Yardım etme zorunluluğun yok.

We have an obligation to try.

Bizim denemek için bir zorunluluğumuz var.

- You're not under any obligation to do that.
- You aren't under any obligation to do that.

Bunu yapma mecburiyetinde değilsin.

"Have to" is used to express obligation.

"Have to" zorunluluk ifade etmek için kullanılır.

You have no obligation to help us.

Bize yardım etmek zorunda değilsin.

We have an obligation to do it.

Biz bunu yapmak zorundayız.

We have an obligation to do that.

Onu yapmak boynumuzun borcudur.

It is our obligation, it is our duty

o domino taşı olmak bizim işimiz,

We have an obligation to do our best.

Elimizden geleni yapmak zorundayız.

We have a legal obligation to pay our taxes.

Vergilerimizi ödemek için yasal zorunluluğumuz var.

I think we have an obligation to do that.

Sanırım onu yapmak için bir yükümlülüğümüz var.

A marriage is a bond and a moral obligation.

Evlilik, bir bağ ve ahlaki bir zorunluluktur.

It is the obligation of every worker to pay taxes.

Vergi ödemek her işçinin yükümlülüğüdür.

You are under no obligation whatsoever to share this information.

Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.

I have an obligation to look out for Tom's interests.

- Tom'un çıkarlarına dikkat etmek zorundayım.
- Tom'un çıkarlarını gözetmek zorundayım.

- It is our obligation to help.
- It's our duty to help.

Yardımcı olmak bizim görevimizdir.

If one has the right to live, then one should also have the right to die. If not, then living is not a right, but an obligation.

- Bir insanın yaşama hakkı varsa öyleyse bir insanın aynı zamanda ölme hakkı da olmalı. Eğer yoksa, o zaman yaşamak bir hak değil ama bir zorunluluktur.
- Bir insanın yaşama hakkı varsa, aynı zamanda ölme hakkı da olmalı. Eğer yoksa; o zaman yaşamak bir hak değil, zorunluluktur.

I'm not a Muslim and so I have no obligation to observe the fast but as long as I'm living in the same apartment having consideration for such a custom is important.

Müslüman değilim. Oruç tutmamalıyım. Ama aynı apartmanda yaşadığım sürece geleneği dikkate almak önemlidir.