Translation of "Prohibited" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Prohibited" in a sentence and their turkish translations:

Parking prohibited!

Park etmek yasak!

Bathing prohibited.

Hamam yasaklandı

- Arms export was prohibited.
- Weapons export was prohibited.
- The export of arms was prohibited.

Silah ihracatı yasaklandı.

Smoking is prohibited.

Sigara içmek yasak.

Spitting is prohibited.

Tükürmek yasak

Dancing is prohibited.

Dans etmek yasak.

Photography is prohibited.

Fotoğraf çekmek yasaktır.

That's prohibited here.

O burada yasaklanmıştır.

Logging is prohibited.

Ağaç kesme yasaklanmıştır.

Grilling prohibited here.

Burada ızgara yasaktır.

Feeding pigeons is prohibited.

Güvercinleri beslemek yasaktır.

Smoking prohibited inside elevator.

- Asansörde sigara içilmez!
- Asansörde sigara içmek yasaktır.

Swimming is prohibited here.

Burada yüzmek yasak.

Fishing is prohibited here.

Burada balık tutmak yasaktır.

Arms export was prohibited.

Silah ihracatı yasaklandı.

Weapons export was prohibited.

Silah ihracatı yasaklandı.

Smoking is prohibited here.

Sigara içmek burada yasak.

Parking is prohibited here.

Burada parketme yasaktır.

Is doing that prohibited?

Bunu yapmak yasak mı?

- You are prohibited from smoking here.
- You're prohibited from smoking here.

Burada sigara içemezsin.

- No parking.
- Parking is prohibited.

Park etmek yasaktır.

It's prohibited in most countries.

Bu çoğu ülkede yasaklanmıştır.

Taking photos here is prohibited.

Burada fotoğraf çekmek yasaktır.

Begging is prohibited by law.

Dilencilik kanunen yasaktır.

Is hitchhiking prohibited in Australia?

Avustralya'da otostop yasak mı?

Reading is prohibited in this library.

Bu kütüphanede okumak yasaktır.

The export of weapons was prohibited.

- Silahların ihracatı yasaklandı.
- Silah ihracatı yasaklanmıştı.

Poor health prohibited him from traveling.

Sağlığının az olması onu seyahatten alıkoydu.

Hunting is prohibited in this area.

Avlanmak bu alanda yasaklanmıştır.

Fishing is prohibited in the lake.

- Balıkçılık gölde yasaktır.
- Gölde balık avlama yasaktır.

Photography of this area is prohibited.

Bu alanda fotoğraf çekmek yasaktır.

Smoking is prohibited in this restaurant.

Bu restoranda sigara içmek yasaktır.

In protected areas hunting is prohibited.

Korunan alanlarda avcılık yasaktır.

Resale of this item is prohibited.

Bu ürünün tekrar satışı yasaktır.

Smoking is prohibited on the train.

Trende sigara içmek yasaklanmıştır.

Hunting is prohibited in national parks.

Milli parklarda avcılık yasaklanmıştır.

Minors are prohibited from smoking by law.

Yasayla küçüklerin sigara içmesi yasaklanmıştır.

They were prohibited from leaving the hotel.

Otelden ayrılmaları yasaklandı.

Employees are prohibited from watching the Olympics.

Çalışanların Olimpiyatları izlemesi yasaktır.

Smoking is prohibited in all public buildings.

Sigara içmek tüm kamu binalarında yasaktır.

Fishing is prohibited because of the pollution.

Kirlilik nedeniyle balıkçılık yasaktır.

- Smoking is strictly prohibited.
- Smoking is strictly forbidden.

Sigara içmek kesinlikle yasaktır.

Smoking is now prohibited on all domestic flights.

Sigara içmek artık tüm iç hat uçuşlarında yasak.

Religious education is prohibited at a public school.

Bir devlet okulunda dinsel eğitim yasaklandı.

Discrimination on the basis of gender is prohibited.

Cinsiyet temelli ayrımcılık yasaklanmıştır.

- That should be prohibited.
- That should be forbidden.

Bu yasaklanmalı.

My parents prohibited me from seeing Tom again.

Ebeveynlerim Tom'u tekrar görmemi yasakladılar.

Smoking is prohibited in every section of the restaurant.

Sigara içmek, restoranın her bölümünde yasaktır.

Smoking is prohibited in all restaurants in this city.

Bu şehrin tüm restoranlarında sigara içmek yasaktır.

Parking in this plaza after ten o’clock is prohibited.

Saat ondan sonra bu plazada park yapmak yasaktır.

- No beer before four!
- Beer is prohibited before 4:00.

Bira saat 4'ten önce yasaktır.

- Do not enter the pool.
- Entry of pool is prohibited.

Havuza giriş yasak.

Technically speaking, death is prohibited in the Spanish town of Lanjarón.

Teknik olarak konuşursak, ölüm, İspanyol kasabası Lanjarón'da yasaklanmıştır.

Buying and consuming cannabis is prohibited by law in many countries.

Esrar satın almak ve tüketmek birçok ülkede kanunen yasaklanmıştır.

The importation of rare wild animals to this country is strictly prohibited.

Ender vahşi hayvanların bu ülkeye ithalatı kesinlikle yasaklanmıştır.

- Smoking is banned in the train.
- Smoking is prohibited on the train.

- Trende sigara içmek yasaklanmıştır.
- Trende sigara içmeye izin verilmez.

According to the law, discrimination, living or wearing a bed sheet is prohibited.

Yasaya göre ferace, yaşmak veya çarşaf giymek yasaklanmıştır

- Poor health prohibited him from traveling.
- Poor health kept him away from travel.

Sağlığının az olması onu seyahatten alıkoydu.

- Over there, they don't say that it's prohibited. In fact, they say that it's mandatory.
- They don't say that it's prohibited there. In fact, they say that it's mandatory.

Onlar bunun orada yasak olduğunu söylemezler. Aslında onun zorunlu olduğunu söylerler.

Over there, they don't say that it's prohibited. In fact, they say that it's mandatory.

Orada, onlar onun yasak olduğunu söylemez. Aslında, onlar onun zorunlu olduğunu söyler.