1. Home
  2. Translation in context
  3. English-Turkish
  4. Smith

Translation of "Smith" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Smith" in a sentence and their turkish translations:

Smith demanded payment.

Smith ödeme talep etti.

Mr. Smith came.

Bay Smith geldi.

- Mr Smith teaches me English.
- Mr. Smith teaches me English.

Bay Smith bana İngilizce öğretmektedir.

Adam Smith was right.

Adam Smith haklıydı.

This is Mr. Smith.

Bu Bay Smith.

Mr. Smith has come.

Bay Smith geldi.

Mr. Smith has arrived.

Bay Smith geldi.

My surname is Smith.

Benim soyadım Smith'tir.

"I'd like to talk to Mr Smith." "This is Smith speaking."

" Bay Smith ile konuşmak istiyorum." " Ben Smith."

- Mr Smith left Japan this morning.
- Mr. Smith left Japan this morning.

Bay Smith bu sabah Japonya'dan ayrıldı.

Tommie Smith and John Carlos

Tommie Smith ve John Carlos

They appointed Miss Smith chairperson.

Onlar Bayan Smith'i başkan atadılar.

My wife was a Smith.

Karım bir Smith idi.

Mr. Smith teaches me English.

Bay Smith bana İngilizce öğretmektedir.

Mr. Smith studied Chinese history.

Bay Smith Çin tarihi eğitimi aldı.

Doctor Smith has many patients.

Doktor Smith'in birçok hastası var.

Mrs. Smith cleans that room.

O odayı bayan Smith temizler.

Mr Smith studied Chinese history.

Bay Smith Çin tarihi okudu.

Smith was an honest man.

Smith dürüst bir adamdı.

Mr. Smith is drinking coffee.

Bay Smith kahve içiyor.

Ali's grandfather was a smith.

Ali'nin dedesi demirciydi.

- Mr Smith proposed marriage to Jane.
- Mr. Smith asked Jane to marry him.

Bay Smith Jane'e kendisi ile evlenmesini rica etti.

- We will visit Mr Smith tomorrow.
- We plan to visit Mr. Smith tomorrow.

Yarın Bay Smith'i ziyaret etmeyi planlıyoruz.

This chap is called George Smith.

bu arkadaşın adı George Smith.

Yes, my name is Karen Smith.

Evet, benim adım Karen Smith.

Mrs. Smith is an elderly lady.

Bayan Smith yaşlı bir hanımdır.

Mrs. Smith was a famous beauty.

Bayan Smith ünlü bir güzel kadındı.

Mrs. Smith is our English teacher.

Bayan Smith bizim İngilizce öğretmenimizdir.

Is Miss Smith an English teacher?

Bayan Smith bir İngilizce öğretmeni midir?

Mr Smith is a good teacher.

Bay Smith iyi bir öğretmendir.

Mr Smith made her his secretary.

Bay Smith onu sekreteri yaptı.

Mr Smith is an eminent violinist.

- Bay Smith seçkin bir kemancıdır.
- Bay Smith ünlü bir kemancıdır.

Smith died of a heart attack.

Smith bir kalp krizinden öldü.

Mr Smith is now on duty.

Bay Smith şu anda görevde.

Mr. Smith is now on duty.

Bay Smith şimdi görevdedir.

Mr. Smith lives in Kyoto now.

Bay Smith şimdi Kyoto'da yaşıyor.

Mr. Smith sued them for damages.

Bay Smith zararlar için onlara dava açtı.

Is Mr. Smith an English teacher?

Bay Smith İngilizce öğretmeni midir?

Is Mrs. Smith an English teacher?

Bayan Smith İngilizce öğretmeni mi?

That tall man is Mr. Smith.

O uzun boylu adam Bay Smith'dir.

This tall man is Mr Smith.

Bu uzun boylu adam Bay Smith'tir.

Mr. Smith is cleaning his room.

Bay Smith odasını temizliyor.

I know a guy named Smith.

Ben Smith adında bir adam tanıyorum.

We will visit Mr Smith tomorrow.

Yarın Bay Smith'i ziyaret edeceğiz.

- Mr Smith founded this school forty years ago.
- Mr. Smith founded this school forty years ago.
- Mr. Smith established this school forty years ago.

Bay Smith bu okulu kırk yıl önce kurdu.

- Mr Smith is in charge of the class.
- Mr. Smith is in charge of the class.

Bay Smith sınıftan sorumludur.

- The man standing over there is Mr Smith.
- The man standing over there is Mr. Smith.

Orada duran adam Bay Smith.

- Mr Smith lived in Kyoto three years ago.
- Mr. Smith lived in Kyoto three years ago.

Bay Smith üç yıl önce Kyoto'da yaşadı.

Please put me through to Mr Smith.

Lütfen beni Bay Smith'e bağla.

The room is cleaned by Mrs. Smith.

Oda Bayan Smith tarafından temizlenir.

The college was founded by Mr Smith.

Kolej bay Smith tarafından kuruldu.

Miss Smith teaches English at this school.

Bayan Smith bu okulda İngilizce öğretmektedir.

Mr. Smith should have told the truth.

Bay Smith gerçeği söylemeliydi.

Mr Smith was bereaved of his wife.

Bay Smith karısından yoksun bırakıldı.

Mr. Smith doesn't speak English, does he?

Bay Smith İngilizce konuşmaz, değil mi?

Mr Smith is an acquaintance of hers.

Bay Smith onun bir tanıdığı.

You've met Mr. Smith already, haven't you?

Daha önce Bay Smith'le tanıştınız, değil mi?

How long have you known Miss Smith?

Ne kadar süredir Bayan Smith'i tanımaktasın?

I would like to see Mr. Smith.

Bay Smith'le görüşmek istiyorum.

Mr. Smith is a candidate for mayor.

Bay Smith belediye başkanlığı için bir aday.

Please put me through to Mr. Smith.

Lütfen beni Bay Smith'e bağlayın.

I've known Mr. Smith for many years.

Yıllardır Bay Smith'i tanıyorum.

Mr. Smith is an acquaintance of hers.

Bay Smith onun bir tanıdığıdır.

He visited Professor Smith at his college.

O, üniversitesinde Profesör Smith'i ziyaret etti.

Mr Smith is a softly-spoken person.

Bay Smith tatlı dilli bir insandır.

Mr. Smith went out to get lunch.

Bay Smith öğle yemeği yemek için dışarı çıktı.

The smith is working at his forge.

Demirci kendi demir ocağında çalışıyor.

He hired Tom to kill Mr. Smith.

O, Bay Smith'i öldürmesi için Tom'u kiraladı.

I met a Smith at the party.

Partide bir Smith'le tanıştım.

The butler announced Mr. and Mrs. Smith.

Uşak Bay va Bayan Smith'i haber verdi.

Miss Smith is liked by all students.

Bayan Smith tüm öğrenciler tarafından sevilir.

That university was founded by Mr. Smith.

O üniversite Bay Smith tarafından kuruldu.

Mr. Smith is an acquaintance of his.

Bay Smith, onun bir tanıdığıdır.

Mrs. Smith goes to church by car.

Bayan Smith kiliseye arabayla gider.

Smith was arrested and put in jail.

Smith tutuklandı ve hapse atıldı.

Tom Jackson's real name is John Smith.

Tom Jackson'ın gerçek adı John Smith'dir.

The late Mr Smith was a doctor.

Merhum bay Schmidt doktordu.

Sami gave Layla a Smith & Wesson pistol.

Sami, Leyla'ya bir Smith & Wesson tabanca verdi.

- The doctor told Mr Smith to give up smoking.
- The doctor told Mr. Smith to give up smoking.

Doktor, Bay Smith'e sigara içmeyi bırakmasını söyledi.

Mrs. Smith gave birth to her second child.

- Bayan Smith ikinci çocuğunu doğurdu.
- Bayan Smith ikinci çocuğunu dünyaya getirdi.

Mr. and Mrs. Smith are a good match.

Bay ve Bayan Smith iyi bir eştir.

Mr Smith is pleased at his son's success.

Bay Smith, oğlunun başarısından memnun.

I have a nodding acquaintance with Mr Smith.

- Bay Smith'i az tanırım.
- Bay Smith ile sadece merhabam var.

Mr. Smith is sure to come on Sunday.

Bay Smith Pazar günü kesin gelecek.

Walking along the street, I met Mr Smith.

Sokakta yürürken Bay Smith'e rastladım.

You should keep in touch with Mr. Smith.

Bay Smith ile teması sürdürmelisin.

A farewell party was held for Mr. Smith.

Bay Smith için bir veda partisi düzenlendi.

Mr. Smith is liked by all the students.

Bay Smith bütün öğrenciler tarafından sevilir.

Mr. Smith is liked by all his students.

Bay Smith bütün öğrencileri tarafından sevilir.

A Mr. Smith came while you were out.

Siz dışardayken Bay Smith diye biri geldi.