Examples of using "Sprayed" in a sentence and their turkish translations:
Çiçeklere böcek ilacı sıktı.
Dan kendine benzin fışkırttı ve kendini yakmakla tehdit etti.
Bizim kendi ağacımızdan gelen elmalar marketten gelen püskürtülmüş elmalardan çok daha iyi tat veriyor.