Translation of "Stabbing" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Stabbing" in a sentence and their turkish translations:

We were stabbing the nurses

Hemşireleri bıçaklıyorduk

Stabbing: It can fix EVERYTHING.

Bıçaklama: Bu her şeyi çözebilir.

Sami decided to continue stabbing Layla.

Sami, Leyla'yı bıçaklamaya devam etmeye karar verdi.

I had a stabbing pain in my chest.

Göğsümde saplama acısı vardı.

The fatal stabbing was sparked by an argument that got out of control.

Ölümle sonuçlanan bıçaklama olayının kıvılcımı, kontrolden çıkan tartışmadan çıkmıştı.

Police have urged the man involved in a fatal stabbing to turn himself in.

Polis, bıçaklı cinayete adı karışan adamı teslim olmaya çağırdı.