Examples of using "Theatre" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir tiyatro aşığıyım.
Tiyatroda kimi gördün?
Ben onu tiyatroda gördüm.
Şimdi tiyatroya gitmeliyim.
Tiyatro genellikle bu zamanda açıldı.
Tiyatro genellikle bu zamanda açılır.
Bana tiyatroya giden yolu gösterebilir misin?
Karım ve ben dün tiyatroya gittik.
Bu dükkan tam tiyatronun önünde.
- Şu an tiyatrodaki askerler ihtiyaç fazlası yapılmayacaklar.
- Harekât alanındaki mevcut askerler görevden alınmayacak.
Tiyatronun yeni yapısı çok görkemli görünüyor.
Şimdi nereye gidelim? Tiyatroya mı yoksa sinemaya mı?
Biz şimdi nereye gidiyoruz? Tiyatroya mı yoksa sinemaya mı?
Sinemaya mı yoksa tiyatroya mı gitmeyi tercih ediyorsun?
Ben biletimi kapıcıya gösterdim ve tiyatro gittim.
Ağustos ayında boğucu bir gecede iş için yeni bir tiyatro açıldı.
16 yaş ve altındaki çocuklar tiyatroya kabul edilmeyecek.
Tiyatronun önünde buluşalım.
Romeo ve Jüliet tiyatroda gösterimde.
Babam mı? O, kütüphane, sinema ve tiyatroya gider. Çok aktiftir.
Tiyatronun dizaynı, seyircilerin oyuncularla daha yakınlaşıp, özel bir bağ kurmalarını mümkün kıldı.
"Süperman" bu ay sinemada oynuyor.
Tom'un sesi o kadar hafifti ki amfinin arkasında oturanlara zar zor duyulabiliyordu.
Yakında büyük tiyatroda ışıklar söndürülecek ve boş sahne hayaletlere terk edilecek.
- Ben konserin ortasında tiyatroyu terk etmek zorunda kaldım.
- Konserin ortasında tiyatroyu terk etmek zorunda kaldım.
Tiyatronun kapısının üzerindeki sözler bir metre yükseklikteydi.