1. Home
  2. Translation in context
  3. English-Turkish
  4. Tuna

Translation of "Tuna" in Turkish

0.025 sec.

Examples of using "Tuna" in a sentence and their turkish translations:

Tuna Ay followers

Tuna Ay isimli takipçi

Do you have tuna fish?

Tonbalığın var mı?

Tuna can swim very fast.

Ton balığı çok hızlı yüzebilir.

Tuna have a hydrodynamic body.

Ton balıkları hidrodinamik bir vücuda sahiptirler.

I ate a tuna salad.

Bir ton balığı salatası yedim.

Japanese people like to eat tuna.

Japon milleti ton balığı yemeyi sever.

Tom opened a can of tuna fish.

Tom bir ton balığı kutusu açtı.

I hope you like tuna noodle casserole.

Erişteli ton balığı güvecini sevdiğini umuyorum.

I don't eat any fish except tuna.

- Ton balığından başka balık yemem.
- Ton balığı dışında balık yemiyorum.

Bluefin tuna can live up to 40 years.

Mavi yüzgeçli orkinos kırk yıla kadar yaşayabilir.

I love eating toasted cheese and tuna sandwiches.

Kızarmış peynir ve orkinos sandviç yemeyi seviyorum.

Tom made tuna fish sandwiches for Mary and John.

Tom, Mary ve John için ton balıklı sandviçler hazırladı.

Chicken, tuna and soybeans are good sources of protein.

Tavuk, ton balığı ve soya fasulyesi iyi protein kaynaklarıdır.

- Tom got mercury poisoning because he ate canned tuna every day.
- Tom got mercury poisoning from eating canned tuna every day.

Tom her gün konserve ton balığı yediği için civa zehirlenmesi oldu.

Can I get a kilo of tuna fish fillets please?

Lütfen bir kilo ton balığı filetosu alabilir miyim?

Tom got mercury poisoning from eating canned tuna every day.

Tom her gün konserve ton balığı yemekten civa zehirlenmesi oldu.

Russian salad is made with potatoes, olives, tuna, and other vegetables.

Rus salatası, patates, zeytin, ton balığı ve diğer sebzelerle yapılır.

Tom sat down at the counter and ate a tuna fish sandwich.

Tom mutfak bankosuna oturdu ve ton balıklı bir sandviç yedi.

- It is possible that we will not be able to eat tuna in the future.
- It's possible that we won't be able to eat tuna in the future.

Bizim gelecekte ton balığı yememizin mümkün olmaması mümkündür.

The skin of a shark is much rougher than that of a tuna fish.

Bir köpek balığının derisi bir ton balığınınkinden daha kabadır.

Since we didn't have any time to prepare food, we ate a can of tuna.

Yemek yapmaya vakit kalmadığından ton balığı konservesi yedik.