Examples of using "Käsin" in a sentence and their turkish translations:
Onu her İki elinizle tutun.
Ben eve eli boş geldim.
Mektup elle yazılmıştı.
Büyükannem onu eliyle ördü.
Eski madenciler bu tünelleri elle kazmışlar.
Onu buradan halledebilirim.
Dün sadece ellerimle büyük bir balık yakaladım.
Mary'nin Tom'la doğrudan doğruya yüzleşecek yeterince cesareti yok.
Tanrı dünyamızda yoksa, öyleyse Tanrı'yı kendi ellerimle yaratacağım.
Kendi giysilerini yaparsan, bu sana para kazandırır.