Examples of using "éliminer" in a sentence and their turkish translations:
Bütün bu dökülmüş yapraklardan nasıl kurtulabilirim?
Irk ayrımını ortadan kaldırmaya yönelik çabalarımıza devam edeceğiz.
Birçok ülke nükleer silahları ortadan kaldırmak için bir antlaşma imzaladı.
uzak-UVC onlara kesinlikle ulaşabilir ve onları öldürebilir